ÜMMET

İsrail'in Gazze'ye Saldırılarında Ölen Filistinlilerin Sayısı 25 Bini Geçti

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı, İsrail ordusunun düzenlediği saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısının 178 artarak 25 bin 105'e, yaralı sayısının 62 bin 681

Gazzeli Doktor, Katil İsrail Şarapnelleriyle Ölen Anne ve Karnındaki Bebeğin Hikayesini Anlattı

Filistin Gazze Şifa Hastanesi Kadın Doğum Uzmanı Fadia Malhis, Gazze'nin kuzeyinde bir hamile kadının hastaneye gitmek için evinden çıktığı sırada katil İsrail'

İsrail'in Gazze Şeridi'ne Saldırıları Aralıksız Devam Ediyor

İsrail'in havadan ve karadan Gazze Şeridi'nin çeşitli bölgelerine düzenlediği saldırılarda çok sayıda Filistinli öldürüldü ve yaralandı.

Katar: İsrail İle Hamas Arasındaki Anlaşma Kapsamında Gazze'ye İlaç Ve Yardım Girdi

Katar Dışişleri Bakanlığı, İsrail ile Hamas hareketi arasında imzalanan anlaşma kapsamında Gazze Şeridi'ne ilaç ve yardım sevkiyatının başladığını duyurdu.

Gazze’de Yaşanan Zulme Karşı Müslüman Tavrı Nasıl Olmalı?

Gazze’de yaşanan zulüm ve katliamlar karşısında insanî, ahlâkî, vicdanî ve dinî bakımından bir Müslüman olarak nasıl davranmalıyız?

Gazze'deki Sağlık Bakanlığı: Gazze Şeridi'nde 350 Bin Kronik Hasta İlaçsız Kaldı

Bakanlık, Gazze Şeridi'nde ameliyathanelerde kullanılan nitröz gazının da tükendiğini duyurdu.

Katil İsrail'in Gazze'ye Düzenlediği Saldırılarda Öldürülenlerin Sayısı 24 Bin 100'e Yükseldi

Katil İsrail'in Gazze Şeridi'ne 7 Ekim'den bu yana sürdürdüğü saldırılarda öldürülen Filistinlilerin sayısı son 24 saatte 132 artarak 24 bin 100'e çıktı.

İsrail'in Saldırıları Altındaki Gazze'de Yaşamak; Açlık, Soğuk ve Çocuk Olamamak Demek

"Hayatımız değişti. Çocukluğumuzu değil sadece savaşı yaşar olduk. Savaş hayatımızı felakete çevirdi."

Müminin Boykot Hassasiyeti Nasıl Olmalıdır?

Zâlim siyonistlerin, Gazzeli kardeşlerimize yaptıkları zulme alenen desteğini açıklayan bütün firmalara karşı dünya genelinde bir boykot uygulanıyor. Bir mü’min

Dünya Müslüman Alimler Birliği Genel Kurulu'nda Gazze Vurgusu

Katar'ın başkenti Doha'da yapılan Dünya Müslüman Alimler Birliği 6. Genel Kurulu'nda en önemli gündem maddesi Gazze olurken, Birliğin bu konuda oluşturulabilece

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.