Kehf Suresi 60. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Kehf Suresi 60. ayeti ne anlatıyor? Kehf Suresi 60. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Kehf Suresi 60. Ayetinin Arapçası:

وَاِذْ قَالَ مُوسٰى لِفَتٰيهُ لَٓا اَبْرَحُ حَتّٰٓى اَبْلُغَ مَجْمَعَ الْبَحْرَيْنِ اَوْ اَمْضِيَ حُقُبًا

Kehf Suresi 60. Ayetinin Meali (Anlamı):

Bir vakit Mûsâ genç yardımcısına: “İki denizin birleştiği noktaya varıncaya kadar hiç durmadan gidecek, gerekirse aradığımı buluncaya kadar senelerce yürüyeceğim” demişti.

Kehf Suresi 60. Ayetinin Tefsiri:

Firavun Kızıldeniz’de boğulduktan sonra Hz. Mûsâ, kavmine çok fasîh, belîğ ve heyecanlı vaazlar vermekteydi. Kavmi onun ilim ve mârifetteki derinliğine hayran kaldı; mest oldu. İçlerinden biri:

“–Ey Allah’ın Peygamberi! Yeryüzünde senden daha âlim bir kimse var mı?” diye sordu. Hz. Mûsâ:

“–Böyle bir kimse bilmiyorum!” diye karşılık verdi. O esnâda kendisine vahiy gelerek:

“İki denizin birleştiği yerde bir kulum var ki, nezdimden ona husûsî bir ilim, ilm-i ledün vermişimdir. Ümmetinin seçkinlerinden biriyle ona git!” diye buyruldu. Rivayetlerden anlaşıldığına göre kendisine işaret edilen zât, Hızır (a.s.)’dı. Hz. Mûsâ:

“–O zâtı nasıl bulabilirim yâ Rabbî?” diye niyâz etti. Allah Teâlâ, zenbiline tuzlanmış ölü bir balık koymasını, bu balığın canlanıp denize atladığı, iki denizin birleştiği yerde Hızır’ı bulacağını bildirdi. Mûsâ (a.s.), rivayete göre kız kardeşinin oğlu olan Yûşâ b. Nûn ile Hızır’ı bulmak için derhal sefere çıktı. (bk. Buhârî, Tefsir 18/2; Müslim, Fezâil 170, 172)

Âyet-i kerîmede şu hususlara işaret vardır:

    Yolcu, kendisine bir yol arkadaşı bulmalı sonra yola çıkmalıdır.

    Yol arkadaşlarından biri imam olmalı, diğeri ona uymalıdır.

    Arkadaşına niyetini ve yolculuk maksadını açıklamalı, yolculuk esnâsındaki konaklama sürelerini haber vermelidir. Böylece kişi yol arkadaşının ne yapmak istediğini anlama imkânı bulur. Şâyet gitmeye karar verirse ona güzel bir yol arkadaşlığı yapar.

    Sâdık bir müridin niyeti ve beklentileri üstadının arzusu doğrultusunda olmalıdır. Maksûduna ulaşıp muradına erinceye kadar ona uymalı ve ondan ayrılmamalıdır.

    Kişi, faydalı ilim tahsil edebilmesi için nefsini türlü meşakkat ve zorluklara alıştırması gerekir. Ayrıca burada, ilim talebesinin bir meseleyi öğrenmek için doğudan batıya kadar bile olsa yolculuk yapmasının yerinde ve makbul bir davranış olduğuna da tenbih bulunmaktadır.

İşaret edilen adap ve erkan içinde Hz. Mûsâ’yla Hz. Yûşâ yolculuğa başladılar:

Kehf Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Kehf Suresi 60. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...