"kendi Kendine Öğrenen" Bilgisayar Programı Yapıldı

Google'da çalışan araştırmacılar, ilk kez bir bilgisayar programının çok sayıda karmaşık görevi aynı anda yapmayı "kendi kendine öğrendiğini" açıkladı.

Bilişim şirketi Google'da çalışan araştırmacılar, ilk kez bir bilgisayar programının çok sayıda karmaşık görevi aynı anda yapmayı "kendi kendine öğrendiğini" açıkladı.

"Nature" dergisinde yayımlanan araştırmaya göre, Google'ın DeepMind bölümü araştırmacılarının insan beyninden esinlenerek yaptıkları "Al" adlı bilgisayar programı, 40 klasik Atari oyununun nasıl oynanacağını kendi kendine öğrendi. Program, oyunların yarısında profesyonel oyunculardan daha iyi sonuçlar elde etti.

DeepMind Başkan Yardımcısı Dr. Demis Hassabis, "Şimdiye kadar kendi kendine öğrenen sistemler, nispeten daha basit problemler için kullanılmıştı. İlk kez programı, insanlar için bile zorlayıcı olan görevleri tamamlaması için kullandık. Şimdi Al'e bir oyun ve yeni bir ekran veriyoruz, birkaç saat oynadıktan sonra ne yapacağını kendi kendine öğreniyor" dedi.

OYUNLAR ÜZERİNDEN DENEY

Hassabis, programın "Space Invaders" oyununda ustalaştığını, "Pac-Man"de ise henüz zorlandığını söyledi.

Daha önce 1997'de IBM'in "Deep Blue" adını verdiği satranç oyunu programının dünya şampiyonu Garry Kasparov'u yendiğini anımsatan Hassibis, "Deep Blue, satrançta ustalaşması için gerekli tüm yönergelere sahipti. Bizim programımıza ise sadece oyunla ilgili en temel bilgi yükleniyor. Sisteme verdiğimiz tek bilgi, ekrandaki ham pikseller ve oyunda yüksek puan alması gerektiği. Geriye kalan her şeyi kendisinin bulması gerekiyor" diye konuştu.

Boks, tenis ve araba yarışının da aralarında bulunduğu 49 farklı oyun verilen makinenin, bu oyunlardan 29'unda insanlardan daha iyi performans sergilediği kaydedildi.

"Video Pinball", "Boxing" ve "Breakout" oyunlarında profesyonel oyuncuları geride bırakan makine, en çok "Pac-Man", "Private Eye" ve "Montezuma's Revenge" oyunlarında zorlandı.

Öğrenen makineler, teknoloji firmalarının son yıllarda en çok yatırım yaptığı alanlardan birini oluşturuyor.

Google, "DeepMind Teknologies" şirketini geçen yıl yaklaşık 620 milyon dolara satın almıştı.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.