Kertenkele ile İlgili Hadis
“Her zararlı öldürülür” kaidesi gereğince zehirli iri kelerin öldürülmesi uygun görülmüştür.
Ümmü Şerîk radıyallahu anhâ’dan rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem ona zehirli iri keleri öldürmeyi emretti ve:
“O, İbrâhim aleyhisselâm’a ateş üflerdi” buyurdu. (Buhârî, Enbiyâ 17, Bed'ü'l-halk 15; Müslim, Selâm 142. Ayrıca bk. Nesâî, Menâsik 115; İbni Mâce, Sayd 12)
Ebû Hüreyre radıyallahu anh’den rivayet edildiğine göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurdu:
“Zehirli iri keleri ilk vuruşta kim öldürürse ona şu kadar iyilik sevabı vardır. Onu ikinci vuruşta kim öldürürse, birincisinden daha az olmak üzere ona da şu kadar iyilik sevabı vardır. Eğer bir kimse onu üçüncü vuruşta öldürürse ona da şu kadar iyilik sevabı vardır.” (Müslim, Selâm 146. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Edeb 162-163; Tirmizî, Sayd 14; İbni Mâce, Sayd 12)
Bir başka rivayete göre de şöyle buyurdu:
“Kim zehirli iri keleri ilk vuruşta öldürürse ona yüz iyilik sevabı yazılır. İkinci vuruşta öldürene bundan daha az sevap verilir. Üçüncü vuruşta öldürene de daha az sevap verilir.” (Müslim, Selâm 147)
Hadisleri Nasıl Anlamalıyız?
Keler, kertenkeleye benzeyen bir sürüngen olup faydalı, zararlı, eti yenen ve yenmeyen çeşitleri vardır. Araplar iri kelere “sâmmü abras” adını verirler. Hadislerde öldürülmesi istenen kelerin işte bu iri, siyah benekli zehirli türleri olduğu anlaşılmaktadır. Arap dili âlimleri bunların çok pis ve zararlı olduğunu, kanı bir insanın bedenine sıçradığı takdirde orada alaca hastalığının meydana geleceğini ifade ederler.
Birinci hadiste Resûlullah Efendimiz’in zehirli kelerin öldürülmesine gerekçe olarak “O, İbrâhim aleyhisselâm’a ateş üflerdi” buyurduğu belirtilmektedir. Bir başka rivayette, Hz. İbrâhim ateşe atıldığı zaman bütün hayvanların o ateşi söndürmeye gayret ettikleri, yalnız zehirli iri kelerin ateşe üfleyerek onu yakmaya çalıştığı (İbni Mâce, Sayd 12), yani şeytanın oyununa geldiği belirtilmektedir. Zehirli keleri ilk vuruşta öldürene yüz sevap, bazı rivayetlerde yetmiş sevap (Müslim, Selâm 147), ikinci ve üçüncü vuruşta öldürene daha az sevap verilmesi onu öldürmeye, elden kaçırmamaya teşvik etmek için söylenmiş, bu zararlıyı ortadan kaldırmak suretiyle insanlara hizmet eden kimsenin daha çok sevap kazanacağı belirtilmiştir. Hz. Âişe’nin odasında keler öldürmek için bir mızrak bulundurduğu da bilinmektedir. (İbni Mâce, Sayd 12) Bu zararlı hayvanın Arabistan gibi sıcak bölgelerde çok bulunduğu, evlere girip yiyeceklere zarar verdiği ve tuza çok meraklı olduğu anlaşılmaktadır.
Hadislerden Öğrendiklerimiz
1. “Her zararlı öldürülür” kaidesi gereğince zehirli iri kelerin öldürülmesi uygun görülmüştür.
2. Peygamber Efendimizin bu zararlı hayvanı ilk vuruşta öldürmenin daha sevap olduğunu belirtmesi, onu elden kaçırmayıp görüldüğü yerde öldürmeye teşvik etmek içindir.
3. Kelerin İbrâhim aleyhisselâm’ı yakan ateşe üflemesi bir gerçeğin ifadesi olabileceği gibi, onun insan oğluna verdiği zararın mecâzî bir anlatımı da olabilir.
Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları
YORUMLAR