Kevser Suresinin Taşıdığı Manalar
Kevser nedir? Kevser suresinde nelerden bahsediliyor? Kevser suresini nasıl anlamalıyız? Abdullah Sert Hocaefendi Şifa-i Şerif eserinden okuyor.
BİZ SANA KEVSER’İ VERDİK
Allah Teâlâ’nın Fahr-i Cihân Efendimiz’e (s.a.v.) olan ikrâmlarından biri, Kevser sûresinde şöyle ifâde edilmektedir:
- “Şüphesiz Biz sana Kevser’i verdik.
- Sen de Rabbin için namaz kıl ve kurban kes.
- Asıl soyu kesik olan, sana kin besleyendir.” (Kevser 108/1-3.)
Allah Teâlâ, Resûl-i Ekrem’ine (s.a.v.) “Kevser”i yani Kevser Havuzu’nu verdiğini bildirmektedir. [1] Âlimler Kevser hakkında değişik görüşler ileri sürerek, onun “Cennet’te bir ırmak, çok hayır, şefâat, pek çok mûcize, peygamberlik ve mârifet (her şeyin bilgisi)” gibi hususlardan biri olabileceğini söylemişlerdir.
Bu sûrenin sonunda Allah Teâlâ, Resûl-i Ekrem’i (s.a.v.) adına onun düşmanına cevap vererek ona yöneltilen “ebter” iddiasını reddetmiş ve “Asıl soyu kesik olan, sana kin besleyen, buğzedendir.” buyurmuştur.
Arapça’da “soyu kesik” mânasına gelen “ebter” kelimesi; “aşağılık ve zillet içinde olan, çocuğu bulunmadığı için yalnız başına kalan veya kendisinde hayır bulunmayan kimse” anlamındadır.
Dipnot:
[1] Peygamber (s.a.v.) Efendimiz’in Kevser Havuzu hakkında verdiği geniş bilgiler “Resûl-i Ekrem’in Âhiretteki Üstünlüğü” bahsinde zikredilecektir bk. I, 431.
Kaynak: Kadi İyaz, Şifa-i Şerif