Kısaca Kibir Nedir?
Kibir nedir? Kur'ân'da hangi anlamda geçiyor?
Sözlükte "büyüklük ve büyüklenme" anlamına gelen kibir bir ahlâkî kavram olarak, kendini büyük görme, büyüklenme, başkalarını küçük görme demektir. Kur'ân'da tekebbür ve istikbar kelimeleri de kibir anlamında kullanılmıştır. Kibirli kimselere mütekebbir, müstekbir denilir. Kibir, Kur'ân'da yasaklanmış, kibirli kimseleri Allah'ın sevmediği belirtilmiştir. Kibiri ve kibirli kimseleri yeren âyetlerden bazısı şunlardır: "...Doğrusu Allah böbürlenerek küstahça davrananları sevmez" (Nisâ, 4/36), "...O'na kulluk yapmaktan vazgeçecek kadar gurura kapılanlar ve küstahça böbürlenenler (bilsinler ki Hesap Günü) Allah hepsini kendi katında toplayacaktır." (Nisâ, 4/172), "...içinde ebedi kalmak üzere cehennemin kapılarından girin. Kibirlenenlerin yeri ne kötüdür." (Nahl, 16/29), "Allah her kibirli zorbanın kalbini böyle mühürler." (Mümin, 40/35) Hz. Peygamber de "... Cehennemlikleri haber vereyim mi? Onlar kaba, katı kalpli, insanlara iyiliği dokunmayan ve kibirli kimselerdir." (Buhârî, Tefsîr, 68, Edeb, 61, Eyman, 9). "Kalbinde zerre kadar kibir bulunan cennete giremez." (Müslim, İmân, 147-149; Ebû Dâvûd, Libas, 26; Tirmizî, Birr, 61.) şeklindeki sözleriyle gerçek bir mü'minin kibirli olamayacağını ifade etmiştir. Kibirli kimse, rûhen sağlıklı bir yapıya sahip değildir. Zayıf ve âciz bir varlık olduğu bilincinde olan bir kimse ne Allah'a ne de insanlara karşı büyüklenme duygusuna kapılamaz.
Kaynak: Diyanet
YORUMLAR