Kirpiklerinize Dikkatli Bakın!

Ofis çalışanlarının sık yaşadığı göz rahatsızlıklarından birinin kirpik dibi iltihabı olduğunu belirten uzmanlar, kirpikleri incelen ve dökülen kişilerin dikkatli olması gerektiğini ifade etti.

Doç. Dr. Barış Sönmez, , "Hastalık, kirpik dibinde uzun süreli kepeklenmeyle birlikte gelişir. Ayrıca toz ve kimyasalların birikimi, kimi zaman da bazı parazitlerin göze yerleşmesi kirpik dibi iltihaplanmasına yol açar. Bunlar, kirpik diplerinde açılan gözyaşı bezi kanallarının iltihabı nedeniyle iyi salgı üretememesine ve buharlaşma tipi göz kuruluğuna neden olur. Bu nedenle gözleri, kirpik dipleri sürekli kaşınan, kirpikleri incelen ve dökülen kişiler dikkatli olmalı, vakit kaybetmeden göz doktoruna başvurmalıdır" diye konuştu.

Gözyaşı üretimini olumsuz etkileyen faktörlere dikkat edilmesi gerektiğinin altını çizen Sönmez, gözyaşı bezlerinin fonksiyonlarını olumsuz yönde etkileyen bazı etkenler olduğunu, bunlar yaşın ilerlemesi, romatolojik hastalıklar, tiroid bezi fonksiyon bozuklukları, östrojen - testosteron dengesizliği ile ilgili endokrinolojik rahatsızlıklar, depresyon, tansiyon ve akne ilaçları ile sık kullanılan kontakt lensler şeklinde sıralanabileceğini kaydetti.

Özellikle ofis çalışanları göz kuruluğundan şikayetçi olduğuna dikkat çeken Sönmez şöyle devam etti:

"Toplumda sıklıkla karşılaşılan buharlaşmaya bağlı göz kuruluğu şikayetleri daha çok ofis çalışanlarında görülmektedir. Tablet, cep telefonu ve bilgisayar ekranlarına uzun saatler bakan kişilerde, refleks göz kırpma sıklıkları azalır. Bu durum, yüzeyde bulunan gözyaşının buharlaşmasına yol açar. Yaklaşık 3 saniyede bir farkına varmadan insanlar gözlerini kırpar ve gözyaşı bezlerinden salgılanan gözyaşı da göz küresi üzerine eşit olarak dağılır. Bilgisayar karşısında uzun zaman geçiren kişilerin ise gözleri 10-15 saniye kadar açık kalabilmektedir. Tüm bunlar klimalı ve kuru ortamlarda gerçekleşiyorsa gözyaşı buharlaşma süreci hızlanmaktadır."

OFİS ÇALIŞANLARININ SIK YAŞADIĞI RAHATSIZLIK

Ofis çalışanlarının sık yaşadığı göz rahatsızlıklarından birinin kirpik dibi iltihabı olduğunu anlatan Sönmez, "Hastalık, kirpik dibinde uzun süreli kepeklenmeyle birlikte gelişir. Ayrıca toz ve kimyasalların birikimi, kimi zaman da bazı parazitlerin göze yerleşmesi kirpik dibi iltihaplanmasına yol açar. Bunlar, kirpik diplerinde açılan gözyaşı bezi kanallarının iltihabı nedeniyle iyi salgı üretememesine ve buharlaşma tipi göz kuruluğuna neden olur. Bu nedenle gözleri, kirpik dipleri sürekli kaşınan, kirpikleri incelen ve dökülen kişiler dikkatli olmalı, vakit kaybetmeden göz doktoruna başvurmalıdır" diye konuştu.

Kuru göz sendromunun tedavisinin, nedene yönelik olması gerektiğinin altını çizen Sönmez şunları kaydetti:

"Kirpik dibi iltihabının birtakım bakım solüsyonlarıyla veya ilaç desteğiyle temizlenmesi gerekebilir. Ayrıca ofiste çalışırken göz kırpma refleksini sık sık kullanmayı hatırlamak, bilgisayar kullanımına 10-15 dakika ara vererek, gözleri kapatıp dinlendirmek, yüze doğru gelen bir klima, kalorifer varsa bunların yönünü çevirmek ya da derecesini azaltmak önemlidir. Özellikle buharlaşmaya yönelik göz kuruluğu olanlara bazen koruyucu gözlükler de önerilebilir. Gözyaşı üretimi yönünde bir azalma varsa, gözyaşı üretimini artıracak ilaçlar ve yüzeyde az gözyaşına bağlı ortaya çıkan iltihaplanmayı çözecek birtakım ilaç tedavileri de uygulanır."

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.