Kısaca İman Esasları (İmanın Şartları) Nelerdir?

İman kaça ayrılır? İcmali ve tafsili iman ne demektir? İman esasları nelerdir? İmanın şartları kısaca maddeler halinde...

Sözlük anlamı bakımından iman, bir şeye inanmak demektir.

Dini terim olarak iman: “Peygamberimiz Hz. muhammed (s.a.s.) in Allah tarafından getirdiği şeylerin doğru olduğuna kalp ile inanmak ve bu inancı dil ile söylemektir.”

İman ikiye ayrılır:

  1. a) İcmali İman,
  2. b) Tafsili İman,
  • a) İcmali İman: Allah’a ve Hz. Muhammed (s.a.s.)’in Allah’ın Peygamberi olduğuna inanmaktır.

Dinimizde inanılması gereken şeylerin bir özeti olduğu için buna “İcmali İman” yani “Topluca İman” denir.

İman esasları, topluca ve özet olarak hem Kelime-i Tevhid, hem de Kelime-i Şehadette ifade edilmiştir. Bir insan, Kelime-i Tevhid veya Kelime-i Şehadetten birini dili ile söyler, kalbi ile de inanırsa İslâm dini’ne girmiş olur. Ancak, müslümanın bu kadarla yetinmeyip, İman esaslarını ayrıntıları ile öğrenmesi ve hepsine ayrı ayrı inanması gerekir.

  • b) Tafsili İman: İman esaslarına ayrı ayrı inanmaya “Tafsili İman” yani “Ayrıntılı olarak iman”

Ayrıntılı olarak bildirilen İman esaslarına imanın şartları da denir.

İMAN ESASLARI (İMANIN ŞARTLARI) NELERDİR MADDELER HALİNCE

İman’ın şartları altıdır ve şunlardır:

  • 1– Allah’a,
  • 2– Allah’ın meleklerine,
  • 3– Allah’ın kitaplarına,
  • 4– Allah’ın Peygamberlerine,
  • 5– Ahiret gününe,
  • 6– Kadere, iyilik ve kötülüğün Allah’ın yaratması ile olduğuna, inanmaktır.

İmanın şartları, “Âmentü” de toplanmıştır. Her müslüman “Âmentü”yü anlamı ile birlikte öğrenmelidir.

“Âmentü” şudur:

Okunuşu: “Âmentü billâhi ve melâiketihi ve kütübihî ve rusülihi ve’lyevmi’l-âhiri ve bi’l-kaderi hayrihi ve şerrihi minellahi teâla ve’l-ba’sü ba’de’l-mevti hakkun. Eşhedü enlâ ilâhe illellah ve eşhedü enne Muhammeden abdühü ve resûlüh.”

Anlamı: “Ben; Allah’a, Allah’ın meleklerine, Allah’ın kitaplarına, Allah’ın peygamberlerine, Ahiret gününe, Kadere: İyilik ve kötülüğün Allah’ın yaratması ile olduğuna inandım. Öldükten sonra dirilmek hak’tır. Ben şahitlik ederim ki Allah’tan başka Tanrı yoktur. Yine şahitlik ederim ki Hz. Muhammed (s.a.s.) Allah’ın kulu ve peygamberidir.”

İMAN ESASLARI DETAYLI İÇERİK

İslam ve İhsan

İSLAM DİNİNİN İNANÇ ESASLARI NELERDİR?

İslam Dininin İnanç Esasları Nelerdir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.