Kıyâmette İlk Sorulacak Beş Sorudan Biri

İslâm, gıda üzerine büykr hassâsiyet gösteriyor. Zaten kıyâmette ilk sorulacak beş sorudan biri; “Nereden kazandın, nereye sarf ettin?” olacak.

Zengin Müslümanlar içlerini şöyle rahatlatıyor. Ben hayır-hasenat yapıyorum, diyor. Veren el oluyorum, diyor. Benim fabrikamda üç bin işçi çalışıyor, diyor. Üç bin işçi benim sâyemde ekmek yiyor, diyor.

HELAL KAZANCIN BEREKETİ

İslâm bize gayr-i meşrû yollardan da olsa şu kadar kişiye ekmek ver, diye emretmiyor. Rızkı veren Cenâb-ı Hak’tır.

Efendimiz sallâllâhu aleyhi ve sellem:

“Eğer siz Allâh’a gereği gibi tevekkül etseydiniz, (Allah), kuşları doyurduğu gibi sizi de rızıklandırırdı. Kuşlar sabahları kursakları boş olarak çıktıkları hâlde akşam doymuş olarak dönerler.” buyuruyor. (Tirmizî, Zühd, 33)

Cenâb-ı Hak âyet-i kerîmede; “Nice canlı var ki rızkını (yanında) taşımıyor. Onlara da size de rızık veren Allahʼtır...”[1] buyuruyor. Rabbimiz, Müslümanların bu telâşede olmaması gerektiğini bildiriyor. Helâlinden kazanıp bunu tevzî etmemizi emrediyor.

Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem Efendimiz şöyle duâ ederdi:

“Allâh’ım! Fayda vermeyen ilimden, huşû duymayan kalpten, doymak bilmeyen nefisten ve icâbet edilmeyen duâdan Sana sığınırım.” (Müslim, Zikir, 73)

Allah dostlarının hayatlarına baktığımız zaman, kazanç üzerine çok titizlik gösterdiklerini görmekteyiz. Meselâ Bahâüddîn Nakşibend Hazretleri bir sofrada yemek yememişler;

“‒Bu sofrada zulümât / karanlıklar var.” demişlerdir.

“‒Efendim bunlar helâldir.” dediklerinde ise;

“‒Helâldir ama pişiren öfkeyle pişirmiş.” demişlerdir.

Nasıl ki bir atom infilâk ettiği zaman bir radyasyon yayıyor. Bu radyasyon, demirin içinden bile geçiyor. Mânevî tesirler de çok mühim.

Meselâ Efendimiz sallâllâhu aleyhi ve sellem Vedâ Haccıʼnda, Ebrehe ordusunun helâk olduğu yerden geçerken; “Burada Allâh’ın kahrı tecellî etti.” buyurarak oradan süratli bir şekilde geçti.

Tebük Seferiʼnde Semud Kavmiʼnin helâk olduğu evlere girdi müslümanlar. Efendimiz sallâllâhu aleyhi ve sellem:

“‒Sakın burada su içmeyin!” buyurdu.

“‒Yâ Rasûlâllah, kırbalarımıza su doldurduk ve bu sudan hamur yaptık.” dediklerinde ise;

“‒Suları dökün, hamurları da develerinize verin.” buyurdular.

KIYÂMETTE İLK SORULACAK BEŞ SORUDAN BİRİ

İslâm, gıda üzerine bu kadar hassâsiyet gösteriyor. Zaten kıyâmette ilk sorulacak beş sorudan biri; “Nereden kazandın, nereye sarf ettin?” olacak.

Rasûlullah sallâllâhu aleyhi ve sellem Efendimiz buyurur:

“Hiçbir kul, kıyâmet günü ömrünü nerede tükettiğinden, ilmiyle ne yaptığından, malını nereden kazanıp nereye harcadığından, vücûdunu nerede yıprattığından sorulmadıkça bir adım dahî atamaz.” (Tirmizî, Kıyâmet, 1/2417)

Dipnot:

[1] el-Ankebût, 60.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Müslümanın Para ile İmtihanı, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

MAHŞERDE SORULACAK SORULAR

Mahşerde Sorulacak Sorular

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.