Kolanın Zararları!

Büyük çoğunluğun zevkle tükettiği ve hazır beslenmenin olmazsa olmazlarından olan kola, verdiği damak tadının yanında götürüsü getirisinden fazla olan bir içecek.

Kola 1886’da Atlanta doğumlu Yahudi asıllı Eczacı John Pemberton tarafından müşterilerin günlük sağlık sorunlarını gidermek için yaptığı bir şurup olarak ortaya çıktı. Pemberton 8 Mayıs 1886 günü evinin arka bahçesinde üç ayaklı mangalın üzerine yerleştirdiği pirinç bir çaydanlığa koyduğu çeşitli malzemeleri karıştırdığında elde ettiği karışımı kendisi de beğenince bunu pazarlamayı düşündü.

Limon, tarçın, koka yaprakları ve bir brezilya bitkisi olan kola yapraklarının karışımı ile elde edilen içecek ilk olarak Jacob Pharmacy adlı eczanede 5 sent karşılığında satışa çıkarıldı. Zamanla başka eczaneler de bu içeceği bulundurmaya başladılar. 1886’nın yaz aylarında fena halde başı ağrıyan bir müşteri bir eczaneye girerek eczacı kalfasından bir şişe coca-cola karışımı istedi. Kalfa karışımı hazırladı fakat üşendiğinden dükkânın öteki tarafındaki içme suyundan kullanmak yerine hemen elinin altındaki sodadan faydalandı. Başı ağrıyan müşteri bu yeni karışımı içti ve çok beğendiğini söyledi ve gazlı coca-cola bu şekilde ortaya çıktı.

Fosforik Asit: Genç kadınlarda osteoporoz hastalığı riskini artırmaktadır. Yani kemiklerin kolay kırılması hastalığıdır.

Kafein: Kafein kullanımı sinir, huzursuzluk, uykusuzluk, heyecan, fazla idrar ve sindirim şikâyetleri gibi rahatsızlıklara yol açar. Daha yüksek dozlarda ise kas seğirmesi, konuşma ve düşünmenin düzensiz akması, yorgunluk, duymama ve fizikomotor ajitasyonu oluşabilir. Kafein, sindirim sistemi ve kalp rahatsızlıklarının ağırlaşmasına ve gelişmesine neden olur. Üst karın ağrıları, peptik ülser ve kanamalar oluşabilir. Biraz daha yüksek dozlarda ritim bozukluğu ortaya çıkar. Tansiyon düşer ve kan dolaşımı durabilir.

Boyar madde (Karamel): Şekerin 170 derece ısıtılması ile elde edilir. Alerjik bünyelere zararlı bir maddedir.

Karbondioksit: Sağlığa zararlı bir gaz olup yüksek oranda alınması ani ölümlere neden olur. 2001 yılında Delhi Üniversitesi’nde “kim daha fazla kola içecek” diye bir yarışma düzenlendi. 8 lt kola içen bir genç herkesin gözü önünde 10 dk içinde öldü. Ölüm sebebi ise karbondioksit zehirlenmesi idi.

Karmin: Renklendiricidir. Cochineaal adlı bir böcekten elde edilir. Şampuan ve kozmetik sanayide kullanılan bir böcektir. (Bu konu başlı başına bir konudur.)

Yapay Tatlandırıcılar: Aspartam E951, Asesulfan E950, Sakarin E954 bu maddeler Alzheimer riski oluşturmaktadır. Özellikle aspartam çocukların zihinsel gelişimini önler.

%5 Oranında Etil Alkol: Alkol zaten zararlı bir madde olmakla beraber İslamiyet’e göre çoğu sarhoş eden şeylerin azı da haramdır. Yani; %5 de olsa haramdır.

Kokain: Mide duvarında tahrişlere neden olur. Kolanın zararlarını anlamak için bir tabağa et parçası koyup üzerine kola döker ve 2 gün beklerseniz etin tamamen kaybolduğunu göreceksiniz. Ayrıca bir bardak kolanın içine öldükten sonra bile en fazla dayanan organımız olan diş attığınızda 3-4 gün sonra lastik gibi olduğunu göreceksiniz. Çünkü kolanın asitlik derecesi yüksektir.(ph:3,4)

Şeker: Bir bardak kolada 32 küp şeker vardır.

KOLANIN SEBEP OLDUĞU HASTALIKLAR

Kolanın sebep olduğu hastalıklardan bazılarını sayacak olursak:

  1. Fazla kilo ve yağlanma
  2. Karaciğer hasarı
  3. Diş çürümesi
  4. Böbrek taşları ve böbrek hastalığı
  5. Asit reflü
  6. Kemik erimesi
  7. Hipertansiyon
  8. Kalp hastalığı
  9. Sindirim bozukluğu
  10. Alzheimer
  11. Kanser
  12. Şeker hastalığı
  13. Böbreklerde kalsiyum alımını hızlandırır.
  14. Diş çürüklerini artırmaktadır.
  15. Aşırı içilmesi kas hastalıklarına neden olmaktadır.
  16. Ani olarak kan şekerini yükselttiği için vücudun yağ depolamasına neden olmaktadır.

KOLANIN VÜCUTTAKİ BİR SAATİ

Kalp ve iç hastalıkları uzmanı Canan Efendigil Karatay bir bardak kolanın vücuttaki ilk bir saatini anlatıyor:

  • İlk 10 dk ’da kanınıza 10 çay kaşığı şeker girer. Bu normal günlük dozun 100 katı kadardır. Ancak kolanın içinde bulunan fosforik asit sayesinde bulantınız olmaz.
  • İlk 20 dk’ da kan şekeriniz aşırı şekilde yükselir. Bunun sonucunda pankreasınızda aşırı derecede insülin salgılanır ve kan şekerinin fazlası karaciğerde yağ olarak depolanmaya başlar.
  • İlk 40 dk’ da kafeinin tamamı dolaşıma girmiş olur. Kan basıncı yükselir. Karaciğerden daha fazla şeker yapılarak kana geçer ve kan şekeri tekrar yükselir.
  • 45. dk içinde dopamin yapımı artar. Mutluluk hissi başlar.(Eroinin yaptığı etkiyi yapar.)
  • 60. dk içinde ani açlık hissi oluşturur. Tekrar kolaya ve tatlılara saldırırsınız.
  • Bu kısır döngü devam ettiği sürece karaciğer ve böbrek yağlanması artar. Vücudun tüm hücrelerinde leptin ve insülin direnci gelişir.
  • Şişmanlık hastalığını başlatmıştır ve bütün dejeneratif hastalıkların nedenidir.

Kaynak: www.gencdergisi.com

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.