Kolay Olan Zor Olan
Kolay olan kişinin kendini merkeze aldığı ve ihtiyacı için, ihtiyacı kadar insanlarla ilişkiler kurmasıdır ancak zor olan bu dünyadan ayrılırken kişiyi uğurlamaya kimsenin gelmemesi yada arkasından gözyaşı dökecek kimsenin olmamasıdır.
Kişinin anne-babasının rızasını alması, gönlünü hoş tutması, herhangi bir şekilde kırdıysa ne yapıp edip yapmaya çalışması, anne-babasının bazen hiç anlamadığı isteklerini yerine getirmesi ya da kızdıklarında söyledikleri sözleri, azarlarını, sitemlerini yutması hiç kolay bir iş değildir. Kolay olan bütün bunları dert etmeyip kişinin kendi günlük yaşantısını devam ettirmesidir ancak zor olan hayatın ilerleyen dönemlerinde bir bayram günü eski bayramları hatırlayıp kişinin “keşke anneciğim babacığım sağ olsaydı da ne derlerse desinler hiç gönül koymadan hep yanlarında dursaydım” demesidir.
İYİ GÜNDE KÖTÜ GÜNDE
Kişinin eşiyle sevgi, saygı ve fedakârlığa dayalı bir ilişki kurması, bollukta darlıkta, varlıkta yoklukta, hastalıkta sağlıkta söz konusu sevgi, saygı ve fedakârlık temelini sarsmadan ilişkisini devam ettirmesi hiç kolay bir iş değildir. Kolay olan sağduyuyu ve sabrı bir kenara bırakıp arzular ne istikametteyse o yöne gitmektir ancak zor olan soğuk bir günün erken gelen akşamında izbe bir lokantada yapayalnız iştahsızca bir şeyleri mecburen yerken, karnı doyurup kalbi doyuramamaktır.
Kişinin çocuklarına vakit ayırması, onları anlamaya uğraşması, ortak noktalar bulup bir şeyler paylaşmaya çalışması hiç kolay bir iş değildir. Kolay olan onları kendi dünyalarında bırakıp kişinin kendi dünyasında yaşamaya devam etmesidir ancak zor olan emek ve zaman verilmiş bir çocuğun babasına bütün yüreğiyle “babacığım” deyip sarılırken hissettiği o başka hiçbir sebeple hissedilmeyecek olan sıcak duyguyu kişinin hissedemeyecek olmasıdır.
Kişinin dost ve arkadaşlarının hallerinden haberdar olması, dertlinin derdine, ihtiyaçlının ihtiyacına koşması, gerektiğinde maddi-manevi fedakârlıklar yapması hiç kolay bir iş değildir. Kolay olan kişinin ilişkilerini menfaatleri doğrultusunda yönlendirmesi, güçlünün yakınında düşenin uzağında kalmaya dikkat etmesidir ancak zor olan kişi bir hastanede yatarken ziyaretine gelecek hiç kimsenin olmamasıdır.
İYİLİK YAPMAYA DEVAM ET
Kişinin hayatı boyu insanların gönlünü hoş tutmaya çalışması, elinden geldiğince iyilik yapmaya gayret etmesi, elinden iyilik gelmiyorsa hiç kimseye kötülük yapmaması, anne ve babası, eşi ve çocukları, dost ve arkadaşlarıyla ilişkilerinde azami hassasiyet ve dikkat göstermesi hiç kolay bir iş değildir. Kolay olan kişinin kendini merkeze aldığı ve ihtiyacı için, ihtiyacı kadar insanlarla ilişkiler kurmasıdır ancak zor olan bu dünyadan ayrılırken kişiyi uğurlamaya kimsenin gelmemesi yada arkasından gözyaşı dökecek kimsenin olmamasıdır.
Kaynak: Mehmet Dinç, Altınoluk Dergisi, Sayı: 373, Mart 2017
YORUMLAR
-
İlk yorumu yapan siz olun!