Kulak Sağlığınız İçin Kulak Çubuğu Kullanmayın

Kulakların temizliği için ekseriyetle kulak çubuğu kullanılıyor. Ancak, kulak çubuğu kulak sağlığınız için birtakım tehlikeleri de yanında getiriyor. Kulaklarınızın sağlığı için kulak çöpleri kullanmayın. İşte sebepleri...

Dış kulak yolunda zedelenme meydana geliyor: Yaz aylarında havuz, deniz ve duş esnasında suyla temas artarken; kulağını sık sık temizleme ihtiyacı hisseden ve kulak çubuğuyla karıştıran insanlar, dış kulak yolunda gözle görülmeyen bazı çiziklere, zedelenmelere yol açabiliyor. O zedelenmeler ve çatlaklardan bakteriler kolayca girerek dış kulak yolunda enfeksiyona neden olabiliyor. Haliyle çok kolay enfeksiyon kapılıyor. O nedenle bilinçli hareket etmek, kulak çubuklarını kulakların derinliklerine doğru koymamak gerekiyor.

Kirler daha dibe itiliyor: Normalde dış kulak yolu kahverengi bir salgı yapıyor. Dış kulak yolunu enfeksiyonlardan koruyan bu salgı normalde dış kulak yolu tarafından dışarı atılıyor ama biz onu günlük yaşantımızda göremiyoruz. Dışarı atılmasında problem olması durumunda ise bu içeride birikebiliyor. İşte o salgıyı kulak çubuğu ile temizleyeceğiz derken aslında tam tersi o birikenleri daha da içeri atıp birikmesine neden olabiliyor, dış kulak yolu kanalını kapatabiliyoruz.

İşitme kaybına yol açabiliyor: Kulağımız doğal yapısı gereği kendi kendini temizleme özelliğine sahip. Üstelik kulak kirleri sanılanın aksine kulağımız için faydalı. Ama kulak çubuğu ile bu faydalı kirlere müdahalede bulunarak kendi kendimize kötülük yapıyoruz. Zira bilinçsiz kullanım kulak tıkanıklıklarını hatta işitme kaybını beraberinde getirebiliyor.

Kulak zarı delinebiliyor: Kulak zarı yaklaşık 2.5-3 santim ileride yer alıyor. Ani ve aşırı basınç değişikliklerinin yanı sıra, patlama, aşırı ses, travma, tokat atma ve darp gibi sebeplerle delinebilen kulak zarı, kulak çubuğu ve şişle kulağı kurcalama sonucunda da aynı sorunla karşı karşıya kalabiliyor. Bu nedenle özellikle havuz, deniz ve duştan sonra kulağın nemini almak yeterli oluyor.

Mantara neden olabiliyor: Kulak çubukları normalde kulak kepçesindeki kıvrımlı yerlerin temizlenmesi amacıyla üretilmesine karşın, kulak kanallarının içini temizlemek için bilinçsizce derinliklere sokulması kulağın kendi kendini doğal yoldan temizleme mekanizmasını bozduğu gibi buşon denilen tıkaçların ortaya çıkması ve suyla temasıyla mantar gelişimine de neden olabiliyor. Kulak çubukları kulağımızda temizlik olarak sadece en dış kısmın nemini almak ya da kurulamak amaçlı kullanılabilir. Ama kulak kiri nedeniyle kulakta bir tıkanma olduğunda KBB uzmanı tarafından kirin temizlenmesi en doğrusu.

Kaynak: Doktorlar Sitesi

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.