Kur'ân İslâmı Değil Sünnet Düşmanlığı!
Muhterem Osman Nûri Topbaş Hocaefendi, Peygamber Efendimiz -sallâllahu aleyhi ve sellem-'e duyulan muhabbet nisbetinde ilahî rahmete yakınlaşacağımızı bildirdiği gündem yazısında, sünneti ve hadis-i şerifleri bir kenara itmeye çalışanlara karşı dikkatli olunması gerektiğini vurguluyor.
Allâhʼın Habîbi -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimizʼi hayatına rehber edinen ve Oʼnu her dâim gönlünde taşıyan müʼminlere, büyük mükâfatlar müjdelenmektedir. Kulun gönlü, Âlemlere Rahmet Efendimizʼe ne kadar muhabbetle dolarsa, o kadar ilâhî azaptan uzaklaşıp ilâhî rahmet ve muhabbete yaklaşmış olur.
RESÛLULLAH, KUR'ÂN-I KERÎM'İN CANLI BİR TEFSİRİDİR!
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimizʼin hayatı, Kurʼân-ı Kerîmʼin canlı bir tefsiridir. Oʼnun sünnet-i seniyyesi, Kurʼân-ı Kerîmʼin en doğru îzah ve şerhidir. Bugün “Kurʼân İslâmı” adı altında Sünnetʼi dışlayanlar, hadîs-i şerîfleri gözden düşürmeye çalışanlar, âdeta; “Kurʼân-ı Kerîmʼi Allah Rasûlü değil de, biz yorumlayalım, dînin muhtevâsını O değil biz belirleyelim” derdinde olan din tahripçileridir.
Bu nevî din âlimi kisveli din tahripçilerine karşı bugün son derece dikkatli ve uyanık olmalı; dînimiz üzerinde oynanmak istenen oyunlara fırsat vermemeliyiz.
Kaynak: www.osmannuritopbas.com