Kur'ân, Ne Büyük Bir Hazine!
Rasûlullah’ın kalbine inen, gönlünde büyüyen, içini ferahlatan Kelâmullâhsın. Sen Hak’tan gelen hayat düstûru, en güzel rehber, Hakkı bâtıldan ayıran1 Furkansın.2
Âlemlerin Rabbine hamd ile başlar ilk sözün. Biz Rabbimizin merhametine güvendiğimizi, O’na kulluk edeceğimizi, O’ndan yardım isteyeceğimizi senden öğreniriz.
Seninle çıkarız yola. Seninle yürür ve seninle varırız menzile. Gönlümüz kavrulursa çorak topraklar gibi seni okur dirilişimizi yaşarız kıyamımızla.
Bir sonsuzluk iksiridir her harfin. Her satırın gözlerimize fer verir. Her âyetin yolculuğumuzun işaret taşlarıdır. Âyet âyet, sûre sûre inersin her mü’minin kalbine. Ve aydınlatırsın güneşi batan kalplerimizi.
Ey gönlümüzün sonsuzluk atlası. En Güzel’in fem-i muhsinlerinden bir âb-ı hayat gibi akasın ümmet-i Muhammedin üzerine. Senin boyanla boyanmak ne güzel. Ve o boya ile boyandıktan sonra Allah’a kul olmak ne güzel. Senin tarif ettiğin kıvamda mümin olabilmek; Allah’tan hakkıyla korkan, namazı kılan ve zekâtı veren gerçek müminlerden olabilmek ne güzel. Îman edenler felâh buldu diyorsun Mü’minun sûresinde.3 Namazlarımızda huşû içinde olmayı, boş ve yararsız şeylerden kaçınmayı, iffetimizi korumayı öğreten sensin. Ve îmanın hakikatine erdiren, onun tadını bize tattıran sensin.
Sen bizim hayatımızı ilmek ilmek örensin. Nokta nokta bizi işleyen, gönül iklimimizi îmar edensin. Bizi uyaran, bizi sarsan, bizi kendimize getirensin. Tefekkür, tezekkür ve teşekkür etmeyi öğreten sensin.
KİTAB-I MÜBİN!
Gönülümüze inşirâh verensin4. Kalbimizi açan. Hakkı ve batılı açık açık anlatan. Bir hidayet kaynağı5, bir yol gösterici, dertlere derman ve kalplere şifasın. Hak’tan gelen açık bir beyansın. Sen kalplerimize hitap eden, zahirimizden ziyade bâtınımıza bakan prensiplerinle yolumuzu açan ve bize istikamet verensin. İçinde şüphe olmayan6 ve şüphede olanların şüphesini gideren, kalplerimizi mutmain kılan, hakiki adam’ın örneğini sunan ilahi hayat nizamısın.
SÖZLERİN EN GÜZELİ
Seni okumak bir bahtiyarlık, sana bakmak, sayfalarını çevirmek dahi sevapların en güzeli. Her harfin mübarek ve her birinin ecri var. Sen okunurken söze ne hacet. Senle misk olur sözler. Seninle anlam bulur sohbetler. Seninle başlanır her meclise ve seninle hitam bulur vuslatlar. Sözlerin evveli, ahiri sensin.
EY GÖZLERİMİZE NÛR, HAYATIMIZA SÜRÛR VEREN KUR'ÂN!
Açarız senin temiz sayfalarını Bismillah diyerek. Rahman ve Rahim olan Allahımızın adını anarak. Gönlümüzün ufku sonsuzluğa açılır seni okurken. Tatlı meltemlerin yüreklerimizi ferahlatan esintileri gibi umut dolarız. İnsanı anlatırsın sen. İnsanın hallerini. Nasıl yoldan saptığını, kendisini unuttuğunu ve zalim olduğunu. Bizi bize anlatır, bizi bizden iyi bilirsin. Kâfirlerden bahsedince korkarız. Kahhar sıfatı tecelli eder adeta. Bizi muhafaza eyle ya Rab deriz. Kâfirler; nasipsizler. Gözleri var görmezler, kulakları var işitmezler, kalpleri var hissetmezler. Korku ve ümidin arasında gider geliriz. Allahım! Ne korkunç bir hal. Münâfıklardan bahsedersin birçok ayette. Karmaşık, hastalıklı karakterler, tehlikeli insan tipleri. Allahım! Sen bizi her türlü münafıklık tavırlarından muhafaza eyle.
EY GÜZEL KİTABIMIZ!
Sen insanın hâlini anlatırsın bize. Rabbimiz nasıl bir müminlik istiyor? İçi-dışı bir. Özü- sözü bir. Ameli Salih. Gönlü engin. Kalbi merhamet ummanı. Efendimizin yanına yakışan yüzü ak bir Müslüman.
Sen insanlık için bir hidayet ve rahmet vesilesisin. Ey insanlar! Diyor Rabbimiz. “Muhakkak ki size Rabbinizden bir nasihat, gönüllerde olana bir şifâ ve mü’minler için bir hidâyet ve bir rahmet olan Kur’ân gelmiştir.”7
Sen bizim için Sırât-ı Müstakîmsin8 dosdoğru yolu gösterirsin. Sapmalardan koruyup yol boyunca istikametimizi belirlersin. Yolda mânevî azığımız, omuzlarımızda taşıdığımız en mübarek emanetsin. Biliriz ki her yol sana çıkar. Her yolunu kaybeden seninle bulur. Senin nûrunu önüne alan sende fâni olur.
Sen Rabbimizden gelen, derin manaları ihtiva eden Zikir’sin ve Mübareksin “İşte bu (Kur’ân) da, mübârek bir zikirdir ki onu (biz) indirdik. Şimdi siz onu inkâr edenler misiniz?9 diyor Rabbimiz.
KUR'ÂN EN GÜZEL DUÂ
Biz duayı ve dua etmeyi senden öğrendik. Dua cümlelerinin en güzelini sende bulduk. Sende geçen Rabbimizin güzel isimleri ile O’na yalvardık. Duasız bir ümmetin acı halini10 sen haber verdin. Elimizi açarken senin kelimelerin düştü dilimize. Rabbenâ diye başladık, sığındık sığınacakların en Yücesine.
İçimiz daraldı sana sarıldık.
Ayrılığa düştük sana sarıldık.
Çıkmaza girdik seninle yol bulduk.
Ey Kurân-ı Azîmüşşân, Sen ne güzel bir Kitapsın.
Dipnotlar: 1) İsra, 81. 2) Furkan,1. 3) Mü’minûn, 1. 4) İnşirâh, 1. 5) Bakara, 2. 6) Bakara, 2. 7) Yûnus, 57. 8) En’am, 153. 9) Enbiya, 50. 10) Furkan,77
Kaynak: Salih Zeki Meriç, Altınoluk Dergisi, Nisan-2015
YORUMLAR