M. Âkif'in Dergisi "sıratımüstakim" Yeniden Basılıyor

İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy'un başyazarlığını yaptığı Sıratımüstakim dergisinin 8. cildi "Sebilürreşad" adıyla Bağcılar Belediyesi tarafından yayımlandı.

İstiklal Marşı Şairi Mehmet Akif Ersoy'un başyazarlığını yaptığı Sıratımüstakim dergisinin, 183'üncü sayıdan itibaren Sebilürreşad adını almasıyla yayınlanan nüshalarının bir kısmının birleştirilmesiyle oluşan 8. cildi, Bağcılar Belediyesi tarafından basıldı.

Bağcılar Belediyesinden yapılan açıklamaya göre, belediye tarafından basılan Sıratımüstakim dergisinin 8. cildi çıktı. Derginin, 183'ten 208'inci sayıya kadar olan nüshalarından meydana gelen 8. cildi, Sebilürreşad ismiyle yayımlandı. Dergi o dönemin sosyal, siyasi ve ekonomik olaylarına ışık tutuluyor.

Bağcılar Belediye Başkanı Lokman Çağırıcı, derginin o dönemin birçok yönüne ışık tutan bir eser olarak öne çıktığını belirterek, "15 Temmuz hain darbe girişimi sırasında milletimiz Kurtuluş Savaşı ve Çanakkale ruhunu ortaya koydu. O dönemin ruhuyla meydanları ve sokakları doldurarak darbe girişiminde bulunan üniformalı hainleri püskürttü. Ülkemizin işgal edilmesine izin vermedi. Milli ve manevi değerlere ışık tutan böyle eserlerin önemi büyüktür." ifadelerini kullandı.

İkinci Meşrutiyet'in ilanından sonra yayın hayatına başlayan Sıratımüstakim dergisinin ilk 182 sayısı aynı isimle, sonraki 459 sayısı ise Sebilürreşad ismiyle çıkarıldı. 1925 yılında kapatılan dergi, 1948'den itibaren tekrar yayınlanmaya başlandı ve 1966 yılına kadar Sebilürreşad ismiyle yayın hayatını sürdürdü.

Derginin Osmanlı Türkçesiyle 1925 yılına kadar yayımlanan 641 sayılık ilk dönemi Bağcılar Belediyesince tekrar basılırken, proje tamamlandığında toplam 25 ciltlik külliyat ortaya çıkacak.

Kaynak: milligazete.com.tr

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.