Malik bin Dinar’ın (r.a.) Yakışıklı Bir Gence Taahhüd Ettiği Saray
Malik bin Dinar’ın (r.aleyh) yoksullara dağıtmak üzere yüz bin dirhem karşılığında yakışıklı bir gence taahhüd ettiği saray...
Cafer b. Süleyman’ın şöyle dediği rivâyet edilir:
MALİK BİN DİNAR’IN (R.ALEYH) YAKIŞIKLI BİR GENCE VAADİ
Bir keresinde Mâlik b. Dinar ile Basra’ya gitmiştik. Oraya vardığımızda yolumuz henüz inşa edilmekte olan bir sarayın önüne düştü. Baktık ki onu yakışıklı bir genç yaptırıyor. Oradakilere “şunu şöyle yapın, burasını güzel edin” diye emirler verip duruyor.
Gencin yanına vardık ve selâm verdik. O da selâmımıza mukabelede bulundu. Sonra Mâlik o gence: “Bu saray için ne kadar harcamayı göze aldın?” diye sordu. Genç: “Yüz bin dirhem.” dedi. Mâlik: “Bu parayı bana vermez misin? Onu yerinde kullanayım ve Allah katında bu saraydan daha hayırlısını sana garanti edeyim. Üstelik içerisinde hizmetçileri de olsun. Kubbe ve çadırları cevherlerle süslü kırmızı yakuttan olsun. Toprağı zâferândan, harcı da miskten olsun. İnsan eli değmemiş, insan tarafından yapılmamış, Allah “ol” deyince hemen oluvermiş olsun.”
Mâlik’in bu sözleri delikanlıya çok tesir etti. Söylediği parayı hazırladı. Mâlik de kalem kâğıt isteyip şunları yazdı: “Rahman ve Rahîm olan Allâh’ın adıyla. Mâlik b. Dinar’ın falan oğlu falana taahhüdüdür. Ben senin sarayının yerine Allâh’ın sana belirttiğim evsafta bir saray vereceğini taahhüt ediyorum. Daha fazlasını vermek de Allâh’ın lütfu olacaktır. Bu para ile senin için cennette senin sarayından daha geniş bir saray satın aldım. Bu saray koyu gölgelikler altında olup Cenâb-ı Hakk’a yakındır.”
Sonra kâğıdı katlayıp gence verdi. Ondan saray yapımında harcamak üzere ayırdığı parayı alarak yoksullara dağıttı. Aradan kırk gün geçmeden genç vefat etti. Gencin vasiyeti, Mâlik’in yazdığı senedin, kefeni ile vücudu arasına konulmasıydı. Öyle yaptılar. Mâlik, gencin vefat ettiği gece mihraba konulmuş bir kâğıt buldu. Alıp açtı, bir de ne görsün? İçerisine mürekkepsiz olarak şöyle yazılmış: “Bu Aziz ve Hakîm olan Allah’tan Mâlik’e bir berattır. Gence taahhüt ettiğin köşkü yetmiş kat fazlasıyla verdik.”
Kaynak: Mehmet Lütfi Arslan, Marifet Meclisleri, Erkam Yayınları