Mefkûd Ne Demektir?

NE NEDİR?

Mefkûd ne demektir? Kısaca anlamı nedir?

Sözlükte "kaybolan, zayi olan, yitirilen" gibi anlamlara gelen mefkûd, bir fıkıh terimi olarak, kaybolmuş, hayatta olup olmadığı bilinmeyen şahıs manasına gelir.

Klasik fıkıh kaynaklarında mefkûd ile ilgili hükümler, onun yaşadığı kadar ölmüş de olabileceği ihtimaline bina edilmiştir. Buna göre mefkûd; kaybolmadan önce elde ettiği hakların korunması bakımından sağ sayılmıştır. Bu sebeple malının varislerine dağıtılmayacağı, eşinin başkasıyla evlenemeyeceği kabul edilmiştir. Malları kendisi tarafından bırakılan veya mahkemece tayin edilen bir vekil tarafında idare edilir. Kazanılması hayatta olmasına bağlı bulunan haklar bakımından ise ölü sayılmıştır. Bu sebeple vefat eden yakınına mirasçı olamayacağı, ancak daha sonra sağ olarak dönerse, bunları alacağı ifade edilmiştir.

Hanefîlere göre, yaşadığı veya öldüğü kesin olarak bilinmeyen mefkûdun ölümüne hükmedilebilmesi için, yaşıtlarının hayatta kalmamış olması gerekir. Bunun tespitinin mümkün olmaması halinde, 90 yaşına ulaşmış da hala dönmemiş ise, ölümüne hükmedilir. Mahkemece ölümüne hükmedilince, ölüm hükmen gerçekleşmiş ve şahsiyeti sona ermiş olur. Malı mirasçılarına taksim edilir, eşi iddetini bekledikten sonra başkasıyla evlenebilir.

Ancak Osmanlı Aile Hukuku Kararnamesinde, mefkûdun eşinin bu kadar uzun müddet beklemesi, kadın aleyhine katlanılması güç bir durum olduğundan, Malikî mezhebinde kabul edilen, kaybolan kişinin hayat veya ölümünden haber alma ümidi kesilince dört yıl beklenip bir haber alınamazsa, kadının müracaatıyla hakim tarafından boşanmaları görüşü benimsenmiştir. Bundan sonra kadın iddet bekler ve başkasıyla evlenebilir.

Kaynak: Diyanet