Mekke'nin Fethinden Sonra Yapılan Biat
Bir gün öğle namazını edâ ettikten sonra Allâh Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-, Safâ Tepesi’ne çıktı. Mekkelilerin bey’atlerini kabûl etti. Önce erkekler “müslümanlık ve cihâd” üzere Hazret-i Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e bey’at ettiler. Sonra kadınlar bey’at ettiler. Kadınların bey’ati husûsunda Allâh Teâlâ, Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’e şöyle buyurmuştu:
يَااَيُّهَا النَّبِىُّ اِذَا جَاءَ كَ الْمُؤْمِنَاتُ يُبَايِعْنَكَ عَلَى اَنْ لاَ يُشْرِكْنَ بِاللهِ شَيْئًا وَلاَ يَسْرِقْنَ وَلاَ يَزْنِينَ وَلاَ يَقْتُلْنَ اَوْلاَدَهُنَّ وَلاَ يَأْتِينَ بِبُهْتَانٍ يَفْتَرِينَهُ بَيْنَ اَيْدِيهِنَّ وَاَرْجُلِهِنَّ وَلاَ يَعْصِينَكَ فِى مَعْرُوفٍ فَبَايِعْهُنَّ وَاسْتَغْفِرْ لَهُنَّ اللهَ اِنَّ اللهَ غَفُورٌ رَحِيمٌ
“Ey Peygamber! Îmân eden kadınlar Sana gelip Allâh’a ortak koşmamak, hırsızlık etmemek, zinâda bulunmamak, çocuklarını öldürmemek, elleri ile ayakları arasında bir iftirâ uydurmamak (hiç yoktan yalan uydurup iftirâ atmamak, başkasının çocuğunu sâhiplenerek kocasına isnatta bulunmamak veya gayr-ı meşrû bir çocuk dünyâya getirip onu kocasına mâl etmemek), hiçbir güzel işte Sana âsî olmamak üzere bey’at ettiklerinde, onların bey’atini kabûl et; onlar için Allâh’tan mağfiret dile!.. Şüphesiz ki Allâh, Gafûr’dur, Rahîm’dir.” (el-Mümtehine, 12)
Kadınların bey’ati, sözle ve Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in elini batırdığı bir su kabına ellerini batırmak sûretiyle tahakkuk etmiş, onlarla musâfaha şeklinde bir bey’at hiçbir zaman vâkî olmamıştır.
Ümeyme bint-i Rukayka -radıyallâhu anhâ- şöyle anlatır:
“Ensâr’dan bir grup kadınla Peygamber -aleyhissalâtü vesselâm-’a gidip:
«−Allâh’a hiçbir şeyi ortak koşmamak, hırsızlık yapmamak, zinâ etmemek, çocuklarımızı öldürmemek, hiçbir zaman iftirâ atmamak, meşrû emirlerinde Sana isyân etmemek üzere bey’at ediyoruz.» deyince Âlemlerin Efendisi hemen:
«−Gücünüz yettiği ve tâkat getirebileceğiniz hususlarda!» buyurdu. Bu şefkat ve merhamet yüklü sözü üzerine biz:
«−Allâh ve Rasûlü bize karşı bizden daha merhametlidir, haydi bey’at edelim!» dedik.
Kadınlar, bey’ati musâfaha ederek yapmak istediler. Ancak Allâh Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:
“−Ben kadınlarla musâfaha etmem! Benim yüz kadına toptan söylediğim bir söz, her kadın için ayrı ayrı söylenmiş sayılır.” buyurdu. (Muvatta, Bey’at, 2; Tirmizî, Siyer, 37/1597)