Melekler Rablerinin Huzurunda Nasıl Saf Bağlayıp Dururlar?
“Meleklerin Rableri huzurunda saf bağlayıp durdukları gibi saf bağlasanız ya!” hadisini nasıl anlamalıyız?
Câbir İbni Semüre radıyallahu anhümâ’dan rivayet edildiğine göre şöyle dedi:
Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem evinden çıkıp yanımıza geldi ve şöyle buyurdu:
- “Meleklerin Rableri huzurunda saf bağlayıp durdukları gibi saf bağlasanız ya!”
Bunun üzerine biz:
- Yâ Resûlallah! Melekler Rablerinin huzurunda nasıl saf bağlayıp dururlar? diye sorduk. Şöyle buyurdu:
- “Onlar öndeki safları tamamlayıp birbirine perçinlenmiş gibi bitişik dururlar.” (Müslim, Salât 119. Ayrıca bk. Ebû Dâvûd, Salât 93; Nesâî, İmâmet 28; İbni Mâce, İkâmet 50)
Hadisin Açıklaması
Peygamber Efendimiz ashâb-ı kirâma her güzel edebi öğrettiği gibi, namazı nasıl kılacaklarını anlatmış, nerede nasıl oturup kalkacaklarını ve nasıl davranacaklarını da göstermiştir. Hadisimizin râvisi Câbir İbni Semüre’nin anlattığına göre ilk zamanlar ashâb-ı kirâm namazı bitirip de selâm verecekleri zaman, elleriyle sağa sola işaret ederlermiş. Bunu doğru bulmayan Resûl-i Ekrem Efendimiz onlara:
“Hırçın atların kuyruğu gibi ellerinizi neden kaldırıyorsunuz? Sâkin durun!” diyerek namazdan çıkarken nasıl selâm vermek gerektiğini öğretmişti. (Müslim, Salât 120-121)
Yine Câbir İbni Semüre’nin anlattığına göre Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem birgün Mescid-i Nebevî’de sahâbîlerin yanına geldiğinde onların dağınık halkalar halinde oturduğunu gördü. Onlara:
- “Sizi neden dağınık cemaatler halinde görüyorum?” buyurarak mescidde böyle oturmanın uygun olmadığını hatırlattı. Başka bir gün de hadisimizde geçen olay meydana geldi.
Bütün bunlar bize, müslümanın, bulunduğu yerin şartlarına göre en güzel biçimde davranması gerektiğini göstermektedir. Hepsi de mescidde geçen yukarıdaki olaylar, mescidde durmanın ve oturmanın belli edepleri bulunduğunu, bir müslümanın mescidde otururken de ibadet ederken de bu edeplere uymak zorunda olduğunu ortaya koymaktadır.
Peygamber aleyhisselâm namaz kılarken Allah’ın huzurunda olduğumuzu hatırlatmakta, Allah’ın huzurunda nasıl durmak gerektiği konusunda melekleri kendimize örnek almamızı tavsiye buyurmaktadır. Sâffât sûresinden öğrendiğimize göre meleklerin ilâhî huzurda duruş tarzları ile namaz kılanların saf bağlayıp durmaları birbirine benzemektedir. Nitekim bu sûrenin ilk âyetinde Allah Teâlâ meleklerden bahisle “Saf bağlayıp duranlara... yemin ederim ki” buyurmakta, 165. âyetinde de namaz kılanlardan “Biziz o saf saf dizilenler” diye söz edilmektedir.
Resûlullah Efendimiz meleklerin Allah’ın huzurunda veya O’nun arş-ı alâsının etrafında düzgün sıralar yani saflar halinde durduklarını, saflar arasında hiçbir boşluk bırakmadıklarını, bir saffı iyice doldurmadan arkadaki saffa geçmediklerini, üstelik birbirlerine perçinlenmiş gibi sımsıkı kenetlendiklerini belirtmekte, öte yandan namaz kılan müslümanların da Allah’ın huzurunda bulunduğunu hatırlatarak o yüce mevkide meleklere benzemeye çalışmalarını öğütlemektedir.
Hadisten Öğrendiklerimiz
- Cemaatle namaz kılarken en ön saftan itibaren saflar arasında hiçbir boşluk bırakmamalı, bir saf tamamlanmadan öteki saffı başlatmamalıdır.
- Saflar arasında boşluk kalmaması için de namaz kılanlar birbirlerine iyice yaklaşmalı ve omuz omuza durmalıdır.
- Bu şartlara uyulmadığı zaman cemaatle namazın sevabı yitirilir.
- Safların düzgün olması, Müslümanların şuurlu ve uyanık olduğunu gösterir.
Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları