Mescid-i Aksa’yı Kim Yapmıştır?

Peygamberler Tarihi

Mescid-i Aksa’yı (Beyt-i Makdis) kim inşa etmiştir? En faziletli mescitler hangileridir? Mescid-i Aksa yıkıldı mı? Mescid-i Aksa nerede ve önemi nedir? Mescid-i Aksa’nın fazileti nedir? Hz. Süleyman’ın (a.s.) istediği ve kabul olan 3 şey.

Davut Aleyhisselam, Allâh -celle celâlühû-’nun emriyle Beyt-i Makdis’in (Mescid-i Aksa) inşaatını başlatmış fakat ömrü kifâyet etmemişti. Bunun üzerine Süleymân Aleyhisselâm cinleri topladı. Onlarla beraber Beyt-i Makdis’in inşâsını devâm ettirdi. Etrâfına da on iki mahallesi olan bir şehir kurdurdu. (M.Ö. 967 veya 953)

EN FAZİLETLİ MESCİTLER

Başlangıçta Beyt-i Makdis diye bilinen bu mâbedin ismi sonradan Mescid-i Aksâ oldu. Fazîleti bakımından üç büyük mescitten biridir. Bu üç mescidin birincisi Mescid-i Harâm (Kâbe), ikincisi Mescid-i Nebevî, üçüncüsü ise Mescid-i Aksâ’dır.

İçinde mukaddes emânetlerin ve Tevrât levhalarının bulunduğu Tâbût da bu mescitte bulunmaktaydı.

Beyt-i Makdis, Süleymân Aleyhisselâm’ın vefâtından sonra muhtelif zamanlarda birkaç kez tahrip olmuştur. Nitekim, M.Ö. 586’lı yıllarda Buhtünnasr (Nabuketnazzar) Kudüs’e girdi ve şehri yaktı. Mescid-i Aksâ’nın mücevherlerini alıp Bâbil’e götürdü. Beyt-i Makdis, uzun yıllar harâbe hâlinde kaldı. Persler, Bâbillileri yenip Yahudîlerin tekrar eski topraklarına dönmelerine ve mâbedi yeniden yapmalarına izin verince M.Ö. 515’te mâbet ikinci defa yapıldı. Ancak M.S. 70 senesinde Romalılar mâbedi yakıp yıktılar. Mâbedin yeri uzun süre boş kaldı. Ancak bu mübârek mekân yine de bir mâbet olarak biliniyor ve kalıntıları korunuyordu. Mîlâdî 637 yılında Hazret-i Ömer -radıyallâhu anh-’ın buraya bir mescit yaptırdığı rivâyet edilir. 691’de Emevî halifesi Abdülmelik, Peygamber Efendimiz’in Miraç’ta ayağını bastığı yere “Kubbetü’s-sahrâ”yı, yanına da “Mescid-i Aksâ”yı yaptırmış, inşaat, oğlu 1. Velit zamanında tamamlanmıştır. Mescid-i Aksâ, günümüze gelene kadar pekçok tamirât ve tâdilât geçirmiştir.

MESCİD-İ AKSA’NIN FAZİLETİ

Mescid-i Aksâ’nın, dînimizde ulvî bir yeri ve yüksek bir fazîleti bulunmaktadır. Zîrâ o, İslâm’ın ilk kıblesidir. Müslümanlar, hicretin on altıncı ayına kadar Mescid-i Aksâ’ya dönerek namaz kılmışlardır. Diğer taraftan “İsrâ hâdisesi”nin bitiş noktası ve Miraç’ın başlangıç noktası da Mescid-i Aksâ olmuştur.

Allâh Resûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir hadîs-i şerîflerinde şöyle buyurmuşlardır:

“(Ziyâret maksadıyla) ancak üç mescide seyahat edilebilir: Mescid-i Harâm, benim şu mescidim ve Mescid-i Aksâ.” (Buhârî, Fedâilü’s-Salât, 6; Müslim, Hacc, 288/827)

HZ. SÜLEYMAN’IN (A.S.) 3 İSTEĞİ

Diğer bir hadîs-i şerîfte de şöyle buyrulmaktadır:

“Hazret-i Süleymân, Beytü’l-Makdis’i binâ ettiği zaman, Allâh’tan kendisine üç imtiyaz vermesini istedi:

–İlâhî hükme muvâfık düşecek hüküm (verme melekesi) talep etti; bu O’na verildi.

–Kendisinden sonra kimseye verilmeyecek bir saltanat talep etti; bu da O’na verildi.

–Mescidin inşaatını bitirdikten sonra, bu mescide sırf namaz kılmak için gelenlerin, oradan çıkarken, annelerinden doğdukları gündeki gibi bütün günahları affedilmiş olarak çıkmalarını istedi; bu duâsı da kabûl edildi.” (Nesâî, Mesâcid, 6; İbn-i Mâce, İkâmetü’s-Salât, 196/1408)

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Nebiler Silsilesi 3, Erkam Yayınları