Mescid Yaptırmanın Sevâbı
Mescid veyahut cami yaptırmanın / inşa ettirmenin sevabı ve fazileti nedir?
Cenâb-ı Hak buyuruyor:
“Allâh’ın mescidlerini ancak Allâh’a ve âhiret gününe îman eden, namazını dosdoğru kılan, zekâtını veren ve sadece Allah’tan korkan kimseler îmar eder. Umulur ki bunlar hidayete erenlerdendir.” (Tevbe, 18)
MESCİD YAPTIRMANIN FAZİLETİ
Rasûlullah (sav) buyurdular:
“Kim bir mescid inşa ederse Cenâb-ı Hak ona cennette bir köşk ihsan eder.” (Müslim, Mesâcid 25)
Cenâb-ı Hakk’ın, mescidlere ehemmiyet vermesi dolayısıyla Müslüman toplumunda onların yeri çok mühimdir. Nitekim Kuba Mescidi ve Ravza-i Mutahhara yapılırken bizzat (sav) Efendimiz de taş taşımıştır. O şevkle ki;
Mescid-i Nebevî yapılırken kendisine:
“Yâ Rasûlâllah! Siz taşımayın, biz kâfîyiz, biz taşırız.” diyen bir sahâbîye şöyle buyurmuştur:
“Sen ey kişi! Taş taşımaya devam et. Zira Allâh’a sen Ben’den daha çok muhtaç değilsin.” Yani Âlemlere Rahmet olarak gönderilen Efendimiz; “Ben Allâh’a senden daha çok muhtacım.” buyurdu.(İbn Hişâm, I, 496)
İLK YAPILAN MESCiD
Mescid inşası, insanlıkla başlar ve peygamberlerin en şerefli vazifelerinden biridir. Cenâb-ı Hak, ilk mescidi Âdem (as)’a inşa ettirmiştir ki o da Kâbe’dir. Asırlar sonra İbrahim (as), Kâbe’yi, oğlu İsmail (as) ile birlikte tekrar inşa etmiştir. Hükümdar bir peygamber olan Süleyman (as) da meşhur Beyt-i Makdis’i îmar etmiştir. Efendimiz (sav) ise; «metâf-ı kudsiyân, bûsegâh-ı enbiyâ», yani meleklerin etrafında pervane olduğu ve peygamberlerin (eşiğini) öptüğü mübarek bir makam olan Ravza-i Mutahhara’yı bina etmiştir.
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Yıl: 2007 - Ay: Kasım - Sayı: 33