Mesh Süresi ile İlgili Hadisler

Mesh müddeti / süresi ne kadardır? Mesh müddeti / süresi ile ilgili hadisler…

Huzeyme bin Sâbit radıyallahu anh’dan:

MESH SÜRESİ / MÜDDETİ İLE İLGİLİ HADİSLER

Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem şöyle buyurmuştur: “Mestler üzerine mesh etmek misafir için üç gün, mukim için bir gün bir gecedir.”

Ebû Dâvud şöyle dedi: Mensur bin Mu’temir, İbrihim et-Teymi’den aynı İsnâdla rivâyet etti. (Eğer biz, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’den ziyade isteseydik, bize ziyade ederdi) dedi. (Ebû Dâvûd, Taharet, 60/157; Tirmizî, Kitâb’ut-Tahâret, b. 71, n. 95, c. 1, s. 158; İbn-i Mâce, Kitâb’ut-Tahâret, b. 86, n. 553, c. 1, s. 183)

Hadisin Açıklaması

Huzeyme radıyallahu anh zannına göre eğer mestler üzerine meshin müddetini seferde uzatmasını isteseler, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’in onu beş güne çıkarabileceği kanaatına varmıştır. Bu kesin değil bir zandır.

*

Ubey bin İmare radıyallahu anh’dan:

Yahya bin Eyyûb (Übey, Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem ile Kudüs ve Kâ’be’ye namaz kıldı dedi.) Ubey:

Ey Allah’ın Resûlü, mestlerin üzerine mesh edeyim mi? dedi.

– “Evet” buyurdu. Bir gün mü? Dedi.

– “Bir gün” buyurdu. İki gün mü? Dedi.

– “İki gün” buyurdu.

Üç gün yapabilir miyim? Dedi.

– “Dilediğin kadar” buyurdu.

Ebû Dâvud dedi ki; bu hadis-i İbn-i ebî Meryem El Mısrî Yahya bin Eyyûb’ten o da Abdurrahman bin Rezin’den o da, Muhammed bin Yezid bin Ebi Ziyad’dan o da, Ubade bin Nüsey’den o da, Übey bin İmare’den rivâyet etti. Ubey bin İmare, o rivâyetinde dedi ki; Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem’e sordum, yedi güne kadar vardı da Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem: – “Evet senin için zahir olan kadar” buyurdu.

Ebû Dâvud dedi ki; bu hadisin İsnâdında ihtilaf olundu. İsnâdı kuvvetli değildir. (Ebû Dâvûd, Taharet, 60/158; İbn-i Mâce, Kitâb’ut-Tahâret, b. 87, n. 557 c. 1. s. 184)

Hadisin Açıklaması

İki kıbleden biri Kâ’be diğeri de Kudüst’e Mescid-i Aksa içersinde bulunan Sahrâ-yı müşerrefe’dir.

Misafir mestleri üzerine seferde üç gün üç gece, mukim ise bir gün bir gece mesh edebilir.

Bu hadis-i şerifte Rasûl-i Ekrem Efendimiz’in Ubey hazretlerine kaç gün dilersen ve senin için kaç gün zahir olur icab ederse diye muhayyer bırakmasına dayanarak İmam Mâlik; “Meshin müddeti yoktur. Cünûb olmadıkça dilediği kadar mesh edebilir” diyor.

Kaynak: İbrahim Koçaşlı, Sünen-i Ebî Davud ve Tercemesi, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

MEST ÜZERİNE MESH ETMEK

Mest Üzerine Mesh Etmek

MEST ÜZERİNE MESH NASIL YAPILIR?

Mest Üzerine Mesh Nasıl Yapılır?

MESTLER ÜZERİNE MESH ETMEK İLE İLGİLİ HADİSLER

Mestler Üzerine Mesh Etmek ile İlgili Hadisler

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.