Mirzâ Mazhar Cân-ı Cânân -rahmetullâhi aleyh- Hazretleri’nden Hikmetli Sözler ve Tavsiyeler
Mirzâ Mazhar Cân-ı Cânân -rahmetullâhi aleyh- Hazretleri’nden hikmetli sözler ve tavsiyeler...
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz buyurur: “Din, nasihattir.” (Müslim, Îmân, 95)
Cenâb-ı Hakk’ın insanlığa muhteşem ikrâmı, ebedî ve mükemmel mûcizesi olan Kur’ân-ı Kerim; baştan sona hikmettir, öğüttür, nasihattir, ibret dolu kıssa ve bin bir hissedir.
Başta sahâbî efendilerimiz olmak üzere, bütün Hak dostları Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’in zamana yayılmış zirve mâhiyette, müstesnâ talebeleridir.
Altından kalkamayacağını anladığın mevzuları Allâh’a ve Rasûlü’ne havale et!
- Allâh’a havale, O’nun Kitâbı’na;
- Rasûlü’ne havale de O’nun Sünneti’ne müracaat etmek demektir.
“Boynuna ağır yük yüklenmiş bir kuş düşün;
bu kuş hiç uçabilir mi?!.
- Bunun gibi;
➢Sâlikte de dünyaya bağlılık çoksa, o da Allâh’a doğru kanat açamaz ve talep vâdisine adım atamaz!”
(Ârif Rîvgerî, Ârifnâme, s. 6)
MİRZÂ MAZHAR CÂN-I CÂNÂN HAZRETLERİ’NDEN HİKMETLİ SÖZLER VE TAVSİYELER
“Ramazân-ı şerif, zikirle uyanık olarak geçirilirse, senenin kalan kısmında da bu güzel hâl devam eder. Eğer bu ayda bir kusur ve gevşeklik olursa, bunun izi bütün sene boyunca görülür.”
(Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 73-74)
NAMAZIN KEYFİYETİ
- Her amelin bir keyfiyeti vardır. Namaz, bütün keyfiyetleri kendisinde toplamıştır. O; Kur’ân-ı Kerim tilâveti, tesbihât salevât-ı şerîfe
ve istiğfar gibi zikirlerin nurlarını ihtivâ eder.
Eğer namazın edepleri hakkıyla yerine getirilirse, asr-ı saâdetin hâllerine benzeyen en sağlam ve doğru hâller namazda hâsıl olur. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 73)
İKİ SIRAT
- Âhirette sırât-ı müstakîm, köprü sûretinde zuhûr edecektir. Dünyada doğru yoldan ayrılmayanlar, âhirette Sırât’ı dosdoğru geçeceklerdir. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 45)
- Mü’min, gönül dünyasında bütün nefsânî arzuları bertaraf edince, ölüm ona ilâhî bir hediye olarak gelir.
Zira onun bu hâli Cenâb-ı Hakk’a ve Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz’e kavuşmaya vesiledir. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 43)
KİBİR ENDİŞESİ
- Bu yolda olanlar, çok amel işleseler de kibir sıfatının kendilerinde bulunmasından korkarlar. Kendilerini kusurlu görüp devamlı istiğfâr ederler.
- Küçük günahı büyük,
- Az nimeti çok görür,
- Devamlı şükre ve rızâya sarılırlar. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 49)
- Bizden İslâmî ahkâma uygun olmayan bir iş meydana geldiğini gören, hemen îkāz etsin! (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 43)
HADİS İLMİNİN ŞEREFİ
- Hadis ilmi; tefsir, fıkıh ve tasavvufun inceliklerini ihtivâ eder. Bu ilmin bereketleriyle îman nûru artar.
Bu sayede sâlih ameller işlemek ve güzel ahlâk hâsıl olur. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 52)
- Allâh’ın makbul ve sevgili kullarını sevmek, Cenâb-ı Hakk’a yaklaşmanın en kuvvetli sebebidir. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 43)
- Fâsıklarla karşılaşmak, gönüldeki nûru bulandırır. (Abdullah Dehlevî, Makāmât-ı Mazhariyye, s. 24)
Kaynak: Osman Nûri Topbaş, Asr-ı Saâdetten Günümüze HİDÂYET REHBERLERİ, Yüzakı Yayıncılık