“Misafir Umduğunu Değil Bulduğunu Yer”
Hak rızâsı için sergilenen misâfirperverlik, Allâh’a ve Âhiret gününe îmânın bir semeresidir.
Misâfire ikram, dünyada hayır, bolluk ve bereket vesîlesi olduğu gibi Âhiret için de mühim bir saâdet sermâyesidir. Ecdâdımız, misâfire ikrâm edilen şeylerin malı azaltmadığını tecrübe ile bildiklerinden; “Misâfir kendi kısmetiyle gelir.” demişlerdir. Yine misâfir için külfete girerek sıkıntıya düşmemek için de; “Misâfir umduğunu değil, bulduğunu yer.” denilmiştir. Bu anlayışa sâhip olan müslümanlar, külfete girmedikleri için misâfir ağırlamaktan çekinmemiş, dâimâ Allâh’ın kullarına ikram hâlinde olmuşlardır.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 2, Erkam Yayınları