Müdafi Ne Demek?
Müdâfî: Müdâfaa eden, karşı duran, direnen, savunan anlamlarına gelmektedir.
MÜDAFİ KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER
Sultan Abdülaziz, bütün teşrîfat kâidelerini ve saray an’anelerini bir kenara bırakarak Şeyh Şâmil’i Dolmabahçe Sarayı’nın kapısında karşıladıktan sonra:
“–Babam Sultan Mahmud mezarından çıksa idi, ancak bu kadar sevinç ve heyecan duyabilirdim!..” diye Kafkasya’nın kahraman müdâfiine karşı rûhundan taşan hudutsuz muhabbet ve hayranlığını ifâde etti.
*****
O, Hazret-i Peygamber’in emirlerine muhâlefete aslâ tahammül göstermedi. İslâm’ın sebatkâr bir müdâfii oldu.
*****
Timur, kaledekilere, teslim olurlarsa kimsenin kanını dökmeyeceğine dâir haber yolladı. Fakat bu söze güvenerek teslim olan bütün kale müdâfîlerini hunharca öldürdü.
*****
Napolyon, 1800’lü yılların başında bir Osmanlı vilâyeti olan Mısır’a saldırdığında, ülkenin her tarafından oraya gönüllü müdâfîler koşuşmuştu.
*****
Meşhur Kanije Müdâfii Tiryaki Hasan Paşa eşsiz Osmanlı kumandanlarındandır.
*****
Osmanlı paşalarından meşhur Medîne müdâfii Fahreddin Paşa, Rasûlullâh’ın rûhâniyeti rencide olur endişesiyle Ravza’nın tâmirinde
vazîfe alan ustalara, herhangi bir çivi çakmak îcâb ettiği takdirde mutlaka tahta çekiç kullanılması ve çekiç ile çivi arasına da lastik
bandaj konularak sükûnetin ihlâl edilmemesini emretmiştir.
*****
Kimileri, İslâm’ın harâretli müdâfii oluyorlar da, namaz ibâdetinin ehemmiyetini lâyıkıyla kavrayamayarak onun hakkında gevşeklik ve gaflet gösteriyorlar.
*****
Hazret-i Sıddîk, dînin hükümlerinden hiçbir şekilde tâviz vermedi, İslâm’ın sebatkâr bir müdâfii oldu.