Mü'min Suresi 47. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Mü'min Suresi 47. ayeti ne anlatıyor? Mü'min Suresi 47. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Mü'min Suresi 47. Ayetinin Arapçası:
وَاِذْ يَتَحَٓاجُّونَ فِي النَّارِ فَيَقُولُ الضُّعَفٰٓؤُ۬ا لِلَّذ۪ينَ اسْتَكْبَرُٓوا اِنَّا كُنَّا لَكُمْ تَبَعًا فَهَلْ اَنْتُمْ مُغْنُونَ عَنَّا نَص۪يبًا مِنَ النَّارِ
Mü'min Suresi 47. Ayetinin Meali (Anlamı):
Kâfirler cehennemin ortasında birbirleriyle çekişecek, dünyadayken zayıf düşürülüp ezilenler büyüklük taslayan liderlerine: “Doğrusu biz size uymuştuk. Şimdi hiç olmazsa ateş azabının bir kısmını olsun bizden savabilir misiniz?” diyecekler.
Mü'min Suresi 47. Ayetinin Tefsiri:
Madem büyüklük taslayanların cehennem azabını hafifletmeye güçleri yetmeyecekse, o halde dünyada geçici korkular ve basit menfaatler için onların peşine takılmaya gerek yoktur. Onları terk edip, peygambere uyarak ebedi hayatta işe yarayacak ve yüz güldürecek bir yol izlemek lazımdır. Değilse cehennemde şöylesine tam bir ümitsizlik ve çaresizlik içinde kalmak mukadder olur:
Mü'min Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Mü'min Suresi 47. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...