Mü'minûn Suresi 86. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Mü'minûn Suresi 86. ayeti ne anlatıyor? Mü'minûn Suresi 86. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Mü'minûn Suresi 86. Ayetinin Arapçası:
قُلْ مَنْ رَبُّ السَّمٰوَاتِ السَّبْعِ وَرَبُّ الْعَرْشِ الْعَظ۪يمِ
Mü'minûn Suresi 86. Ayetinin Meali (Anlamı):
Onlara: “Peki, yedi kat göğün Rabbi ve büyük arşın sahibi kimdir?” diye sor.
Mü'minûn Suresi 86. Ayetinin Tefsiri:
Resûlullah
(s.a.s.) ve müşrikler arasında geçtiği anlaşılan bu konuşma, bir kısım
gerçekleri anlamamıza yardımcı olmaktadır. Öncelikle Cenâb-ı Hakk’ın kudret ve
azamet tecellilerine temas edilerek O’nun ölüleri diriltmeye güç yetirebileceği
gösterilmektedir. İkinci olarak müşriklerde Allah inancının varlığı
anlaşılmaktadır. Onlar yeryüzünün, içindekilerin, göklerin, arşın sahibi,
onları yaratan ve devam ettiren, her şeyin hâkimiyetini, tasarruf ve yönetimini
elinde tutan Allah’ın varlığına inanıyorlardı. Fakat bunun birlikte putperest
idiler. Kendilerini aracısız olarak Allah’a yalvarabilmekten aciz görüyorlar,
bu yüzden Allah’tan başka bir takım putlara tapıyorlar, dualarının kabulü ve
Allah’a yaklaşabilmeleri için onların aracı olduklarını sanıyorlardı. (bk.
Yûnus 10/18; Zümer 39/3) İşte İslâm, hangi düşünce ve yaklaşımla olursa olsun,
hiçbir surette Allah’tan başkasına tapmayı, Allah ile kul arasında yardımcı ve
aracı tutmayı kabul etmez. Kulluk sadece Allah’a aittir. O’ndan başkasına
yalvarmak ve taparcasına saygı göstermek şirktir. İslâm’ın ilk hedefi açık ve
gizli tüm şirk unsurlarını ortadan kaldırmak, kulun iç âlemini her türlü şirk
kalıntılarından kurtararak onu hâlis bir tevhid inancı ve tertemiz bir kulluk
bilinciyle Rabbine bağlamaktır. İslâm’ın getirdiği gerçeğin iç yüzü işte budur:
Mü'minûn Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Mü'minûn Suresi 86. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...