Musalli Ne Demek?
Musalli: Namaz kılan anlamına gelmektedir.
MUSALLİ KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER
Namazın kötülüklerden alıkoyması, namazdaki huşû ve huzur hâlinin, namazdan sonra da devâm etmesine bağlıdır. Eğer namaz kılan kimsede böyle bir muhâfaza görülmüyorsa, yâni hem namaz kılıyor hem de hak-hukuk çiğneyip ahlâksızlık yapmaya devâm ediyorsa, o, gerçek mânâda musallî değildir. Böyle kalbî kusurlarla namaz kılanlar hakkında âyet-i kerîmede:
«Yazıklar olsun o namaz kılanlara ki, onlar namazlarını ciddiye almazlar! buyrulmaktadır.
*****
Kâinâttaki bütün varlıklar; güneş, çayır, çemen, ağaçlar, zikir hâlindedir. Saf hâlinde uçan kuşlar, dağlar, taşlar, keyfiyeti bizce meçhul bir tesbihat ile Hakk’a kulluk ederler. Nebâtâtın ibâdeti, kıyâm hâlinde; hayvânâtınki, rükû hâlinde; cansız addedilenlerinki de yere kapanmış vaziyette, yâni secde hâlindedir. Semâ ehlinin durumları da böyledir. Melâikenin bir kısmı kıyâmda, bir kısmı rükûda, bir kısmı secdede, bir kısmı da tesbîh ve tehlîl hâlindedir. Ancak Cenâb-ı Hakk’ın mü’minlere bir mi’râc olarak ikrâm ettiği namaz ibâdeti ise, bütün bu ibâdetleri câmî bir muhtevâdadır. Dolayısıyla gerçek musallîler (namaz kılanlar), yerde ve gökte bütün varlıkların yapmış olduğu ibâdetlerin cümlesine şamil bir ibâdet yapmış olarak hesapsız mükâfat ve derûnî tecellîlere nâil olurlar.
*****
“Namaz, yüce ve büyük olan Allâh’ın rızâsını kazandırır. Meleklerin sevgisine nâil eder. Peygamberlerin yoludur. Mârifet nûrudur. Îmânın aslıdır.
Duânın icâbetine vesîledir. Amelleri makbûl kılar. Rızka bereket getirir. Vücûda rahatlık verir. Düşmanlar üzerine silâhtır. Şeytanı uzaklaştırır. Ölüm
meleği ile musallî arasında şefâatçidir. Kabirde kandildir ve orada bir yaygıdır. Münker ve Nekir meleklerine cevaptır. Kıyâmete kadar kabirde can
yoldaşıdır. Kıyâmet günü olduğunda namaz kılanların üstünde bir gölgeliktir. Başında taçtır. Bedenine elbisedir. Önünde giden nûrdur. İnsanlarla arasına gerilen bir perdedir. Rabb’leri huzûrunda mü’minlerin hüccetidir. Mîzânda ağırlıktır. Sırattan geçiştir. Cennete anahtardır. Çünkü namaz, tesbîhtir, hamddir, tâzimdir, kırâat ve duâdır. Hâsılı, fazîletli amellerin tümü, vaktinde kılınan namazdadır.” (Tenbîhü’l-Gâfilîn, 293)
YORUMLAR