Mutaffifin Suresi 36. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri

Kuran Meali ve Tefsiri

Mutaffifin Suresi 36. ayeti ne anlatıyor? Mutaffifin Suresi 36. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...

Mutaffifin Suresi 36. Ayetinin Arapçası:

هَلْ ثُوِّبَ الْكُفَّارُ مَا كَانُوا يَفْعَلُونَ

Mutaffifin Suresi 36. Ayetinin Meali (Anlamı):

Nasıl, buldu mu o kâfirler yaptıklarının tam karşılığını?

Mutaffifin Suresi 36. Ayetinin Tefsiri:

Her şeyin gerçek yüzüyle ortaya çıkacağı mahşer günü, roller yer değişecek, bu kez mü’minler kâfirlerin perişan hallerine güleceklerdir.  Cennette koltuklar üzerine oturacak, bir taraftan cennetin güzelliklerini temâşa ederken, bir taraftan da o kâfirlerin, dünyadaki kibir ve gururdan,  zevk ve eğlenceden sonra cezalarını çekmek üzere cehenneme girdiklerini seyredip güleceklerdir. Acaba kâfirler, yaptıklarının cezasını buldular mı diye bakacaklardır. Burada “sevap” kelimesi ile çok latif ve ince bir ifade kullanılmıştır. Çünkü kâfirler müslümanlara eziyet ederek sevaba girdiklerini zannediyorlardı. Âhiret gününde mü’minler cennette keyif ve refah içindeyken, kâfirler kendilerini ateşin içinde yanar bulacaklar ve mü’minler için için sevinerek, “bekledikleri sevabı gerçekten bulmuşlar” diyeceklerdir.

Şimdi ise, kıyametle başlayan süreçte amel defterleri sağ veya solundan verilenleri bekleyen sonuca farklı bir açıdan  ışık tutmak üzere İnşikâk sûresi geliyor:

Mutaffifin Suresi tefsiri için tıklayınız...

Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri

Mutaffifin Suresi 36. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...