
Nahl Suresi 84. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Nahl Suresi 84. ayeti ne anlatıyor? Nahl Suresi 84. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Nahl Suresi 84. Ayetinin Arapçası:
وَيَوْمَ نَبْعَثُ مِنْ كُلِّ اُمَّةٍ شَه۪يدًا ثُمَّ لَا يُؤْذَنُ لِلَّذ۪ينَ كَفَرُوا وَلَا هُمْ يُسْتَعْتَبُونَ
Nahl Suresi 84. Ayetinin Meali (Anlamı):
Kıyâmet günü her ümmetten bir şâhit getireceğiz; o gün kâfirlere özür dilemeleri için izin verilmeyecek ve dünyaya dönüp Allah’ı hoşnut edecek işler yapmalarına da müsaade edilmeyecektir.
Nahl Suresi 84. Ayetinin Tefsiri:
Kıyâmet
günü her bir ümmete gönderilecek şâhit ya o ümmetin peygamberi veya o topluluğu
tevhide ve Allah’a ibâdete çağıran; onları küfür, şirk ve diğer günahların feci
âkıbetlerine karşı uyaran ve kıyamet günündeki hesap ile korkutan Peygamber’in
takipçilerinden biri olacaktır. O, içinde yaşadığı topluma doğru bir tebliğde
bulunduğu, fakat onların bilerek ve isteyerek o günahları işledikleri hususunda
şâhitlik edecektir. O gün kâfirlerin ve günahkârların suçları açık belgelerle
ispatlanacağı için onların mazeret ileri sürmelerine ne gerek kalacak ne de
buna fırsat tanınacaktır. Nitekim bir başka âyette: “Kendilerine izin
verilmez ki, özür dileyebilsinler” (Mürselât 77/36) buyrulur. Bu bakımdan
onların konuşmalarına, mazeret beyân etmelerine, tekrar dünyaya dönme
taleplerine izin verilmeyecektir. Onlar susturulacak, böylece şâhitler
şâhitliklerini rahat bir şekilde yapacaklardır. Yine onlara, işledikleri
günahlar sebebiyle Rablerinden özür dileme ve O’ndan kendilerini affedip razı
olmasını isteme fırsatı da verilmeyecektir. Yahut onlardan Allah’ın rızâsını
kazanabilecekleri bir şey yapmaları da istenmeyecektir. Çünkü rızâ ancak iman
ve sâlih amellerle olur. Âhiret ise amel işleme, günahlardan tevbe edip af
dileme yeri değil, dünyada işlenen amellerin hesabının görülüp karşılığının
verildiği dehşetli bir âlemdir. Dünyadaki fâni ömrünü zulüm ve haksızlıklarla
zayi edenler, âhirette girecekleri azabı görünce, ondan kurtulmak için yalvarıp
yakaracaklar, fakat azıcık da olsa ne azapları hafifletilecek, ne de oraya
girmeleri bakımından bir an geç bırakılacaklar. Hemen zincirlere vurulup ateşe
atılacaklardır.
Şu
âyet-i kerîmeler ne kadar dehşet vericidir:
“Ateşte
bulunanlar cehennem bekçilerine: «Ne olur, Rabbinize yalvarın da, bir günlüğüne
olsun azabımızı hafifletsin!» diye feryat edecekler. Cehennem bekçileri: «Size
peygamberleriniz apaçık deliller getirmemiş miydi?» diye soracaklar, onlar da:
«Evet, getirmişlerdi, fakat biz inkâr etmiştik» diye cevap verecekler. Bunun
üzerine bekçiler: «Madem öyle, biz değil, kendiniz Allah’a yalvarın! Ama bilin
ki, kâfirlerin yalvarmaları boşa gitmeye mahkûmdur» diyecekler.” (Mü’min
40/49-50)
Yine mahşer yerinde müşriklerle, onların taptıkları
putlar karşı karşıya gelecekler ve aralarında bir kısım konuşmalar geçecektir:
Nahl Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Nahl Suresi 84. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR