Nasıl Rezil Rüsva Olursun?

Mü’minler “rezil rüsvâ olurum” düşüncesini bir kenara bırakıp üzerlerine geçmiş bir hak varsa onu ödemelidir.

Cenâb-ı Hak buyuruyor:

“Bilerek hakkı bâtıl ile karıştırmayın, hakkı gizlemeyin.” (Bakara, 42)

Resûlullah buyurdular:

“Ey insanlar! Kimin üzerine geçmiş bir hak varsa onu hemen ödesin, dünyada rezil rüsvâ olurum diye düşünmesin! İyi biliniz ki dünya rüsvâlığı âhirettekinin yanında pek hafiftir.” (İbn-i Esîr, el-Kâmil, II, 319)

PEYGAMBERİMİZİN SON HATIRLATMALARI

Müjdeci ve uyarıcı olan sevgili Peygamberimiz, vefâtlarından evvel mü’minlere son defâ hitâb ediyor ve onlara son hatırlatmalarda bulunuyordu. Bir ara sözü kul hakkına getirerek:

“-Ey insanlar! Kimin üzerine geçmiş bir hak varsa onu hemen ödesin, dünyada rezil rüsvâ olurum diye düşünmesin! İyi biliniz ki dünya rüsvâlığı âhirettekinin yanında pek hafiftir.” buyurdu. (İbn-i Esîr,el-Kâmil, II, 319)

Efendimiz (s.a.v.)’in bu sözü üzerine insanlardan bir kısmı evvelden yapmış oldukları bazı haksızlık ve hatâları îtirâf ederek Allâh Rasûlü’nden duâ ve istiğfâr talebinde bulunmaya başladılar. Bir müddet sonra bir kimse de ayağa kalkıp:

“-Vallâhi yâ Resûlallâh, ben de çok yalancıyım hem de münâfığım. Benim işlemediğim hiçbir kötülük yoktur,” dedi.

Hz. Ömer (r.a.) ona:

“-Be adam, kendini rezil ve rüsvâ ettin,” dedi.

Sevgili Peygamberimiz:

“-Ey İbn-i Hattâb! Dünya rüsvâlığı ahiret rüsvâlığından çok hafiftir!” buyurarak, bu vesîle ile orada bulunan mü’minleri âhiretin dehşetine karşı uyarmış, orada rezil olmamak için dikkatli davranmalarını ihtâr etmiştir.

Daha sonra da bu kişi için:

“Ey Allâh’ım! Ona doğru sözlülük ve imân olgunluğu nasip et. Kendisinin kötü işlerini hayra çevir!”diyerek hayır duâda bulunmuştur. (Taberî, Târih, III, 190)

Kaynak: www.2g1d.com