Nisâ Suresi 116. Ayet Meali, Arapça Yazılışı, Anlamı ve Tefsiri
Nisâ Suresi 116. ayeti ne anlatıyor? Nisâ Suresi 116. ayetinin meali, Arapçası, anlamı ve tefsiri...
Nisâ Suresi 116. Ayetinin Arapçası:
اِنَّ اللّٰهَ لَا يَغْفِرُ اَنْ يُشْرَكَ بِه۪ وَيَغْفِرُ مَا دُونَ ذٰلِكَ لِمَنْ يَشَٓاءُۜ وَمَنْ يُشْرِكْ بِاللّٰهِ فَقَدْ ضَلَّ ضَلَالًا بَع۪يدًا
Nisâ Suresi 116. Ayetinin Meali (Anlamı):
Şüphesiz Allah, kendisine şirk koşulmasını bağışlamaz. Ama dilediği kimselerin bunun dışındaki günahlarını bağışlar. Artık kim Allah’a şirk koşarsa, doğru yoldan çok uzak bir sapıklığa düşmüş olur.
Nisâ Suresi 116. Ayetinin Tefsiri:
Rivayete
göre yaşlı bir kimsenin, Peygamberimiz’e gelip: “Ey Allah’ın Rasûlü! Ben büyük
küçük günahlara batmış yaşlı bir adamım. Ancak şu kadar var ki ben, Cenâb-ı
Hakk’ı bildiğim ve O’na îman ettiğim günden beri O’na hiçbir şeyi ortak koşmadım.
Şimdi benim Allah katındaki durumum ne olacak” demesi üzerine bu âyet nâzil
olmuştur. (Kurtubî, el-Câmi‘, V, 386)
Allah’a
şirk koşmak, en büyük günahtır. Kul tevbe etmediği müddetçe bu günah
bağışlanmayacaktır. Allah Teâlâ, şirkin dışındaki günahları ise, tevbe olsun
veya olmasın dilediği kulları için bağışlayabilir. (Bk. Nisâ 4/48)
Allah’a
şirk koşan kimse, doğru yoldan çok uzaklara sapar ve bütün hayırlardan mahrum
kalır. Neticede cennetten de uzak düşer. Kişi, haktan uzaklaştığı nispette
cennetten de uzak kalacaktır. Onu rızâ-i ilâhîden ve cennetten en çok
uzaklaştıracak günah ise şüphesiz şirk olacaktır. Bu sebeple şirkin, açık ve
gizli bütün yönlerini en iyi şekilde bilip onlardan uzak durmak, kulun yapması
gereken en mühim vazifelerin başında yer almaktadır.
Şirkin
en açık şekli, Allah’ın dışında putlar edinip onlara tapmaktır:
Nisâ Suresi tefsiri için tıklayınız...
Kaynak: Ömer Çelik Tefsiri
Nisâ Suresi 116. ayetinin meal karşılaştırması ve diğer ayetler için tıklayınız...
YORUMLAR