Okumak Engel Tanımıyor

Tekirdağ'da doğuştan yüzde 98 engelli olan 23 yaşındaki Okan Cihan, ’engelin bedende olmadığını’ bir kez daha gösteriyor. Tüm sınıflarını derece ile geçen, sayfaları diliyle çeviren ve kalemi ağzıyla tutan genç, inşaat mühendisinden bu yıl mezun oluyor.

Tekirdağ'da doğuştan yüzde 98 engelli Okan Cihan’ın annesi Nahide Cihan, Okan’ın eğitim hayatı boyunca yaşadığı zorlukları anlattı.

Oğlunun inşaat mühendisi olacağını dile getiren Anne Nahide Cihan, "Oturduğumuz yer köy eviydi çok çamurlu yollardı, Okan’ı götürdüm, getirdim. Çok şükür emeklerimizi boşa çıkarmadı, Okan’ın ağzıyla yazı yazmasını hiç beklemiyordum okula ilk gönderdiğimde dinleyerek öğrensin ve okusun diye gönderdim. Okan kalemi ağzına aldı ve yazmaya başladı o günden bugüne yazıyor çiziyor ve yazmaya devam ediyor. Bu sene son senesi inşaat mühendisi olacak Allah nasip ederse" dedi.

"DOĞDUĞUMDAN BERİ ANNEM BENİ SIRTIMDA TAŞIYOR"

1993 doğumlu olduğunu ve doğuştan bedensel engelli olduğunu dile getiren Okan Cihan, "Şu an Mühendislik Fakültesinde öğrenciyim, son sınıf öğrencisiyim ve inşaat mühendisi oluyorum. Bedensel engelimden dolayı birçok sıkıntı içerisindeyim. Özellikle kişisel bakımlarımı, yemeyi, içmeyi yalnız yapamıyorum.

Annem çok yardımcı oluyor. Doğduğumdan beri annem beni sırtında taşıyor. Şu anda 60 kiloyum. Bundan dolayı bel fıtığı oldu ve beline platin takıldı. İlkokul 5. sınıfa kadar tekerlekli sandalyem yoktu, 5 yıl boyunca okula sırtında getirip götürdü. Ondan sonra tekerlekli sandalye alındı ve öyle götürüp getirdi.

Lise son sınıfta okurken, bir televizyon programına çıktım Almanya’dan arayan bir izleyici akülü tekerlekli sandalye hediye etti. Eskiyince Çorlu Belediyesi yenisini hediye etti. Şu anda onu kullanıyorum" diye konuştu.

"ASANSÖR KONUSUNDA YARDIMLARI BEKLİYORUM"

"Bizim çok büyük bir asansör sorunumuz var" diyen Okan Cihan, "Annem beni sırtında indirip çıkartıyor. Bu daireyi alırken 800 lira asansör borcu var ödenince çalışacak denildi. O heyecanla ev alındı ama şu anda ortaya çıkıyor ki asansör konusunda 22 bin TL masraf var deniliyor. Özellikle asansör konusunda yardımları bekliyorum" ifadelerini kaydetti.

OKAN’I SIRTINDA TAŞIYAN ANNENİN BELİNE PLATİN TAKILDI

Okan’ı sırtında taşıdığını, bu nedenle de bel fıtığı teşhisi konulduğunu söyleyen anne Nahide Cihan, "Belimde platin var, ağır kaldırmamam gerekiyor ama Okan’ı kaldırmak ve ihtiyaçlarını gidermek zorundayım" dedi.

Nahide Cihan, "Bu daireyi satın almadan önce kiralık ev aramak için emlakçıya gittik. Emlakçı bize, ’kiraya çıkmayın, size uygun daire bulayım onu satın alın’ dedi bize iki ayrı bankadan kredi kullandırdı daireyi satın aldık. Asansör için 800 lira ödenince kullanılacak demişti şu anda çalışır duruma gelmesi için 22 bin TL isteniyor.

Eşim bin 700 TL ücretle çalışıyor. Çalıştığının tamamını kredi ödemelerine veriyor. Okan’ın bakımı için Sosyal Yardımlaşma ve Dayanışma Vakfı’nın ödediği 900 TL ücret var. Bu da Okan’ın masraflarına gidiyor. Okan’ın kız kardeşi Duygu da İstanbul’da üniversite okuyor. Diğer oğlum İzzet ise hem ablasının eğitimine, hem Okan’ın eğitimine katkı sağlıyor bir yandan da aile bütçesine destek olmak için çalışıyor. Okan’ın asansör sorunu çözmek için destek bekliyoruz" şeklinde konuştu.

Kaynak: İHA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.