Önce Öğrenip Sonra Ailelerine Öğretiyorlar

Siirt'te Milli Eğitim Bakanlığına (MEB) bağlı okullar ile 14 Eylül Geçici Eğitim Merkezinde kendi dil ve müfredatlarına göre eğitim gören Suriyeli öğrencilere, "Suriyeli Öğrencilerin Türk Eğitim Sistemine Entegrasyonu Projesi" kapsamında yoğunlaştırılmış programla haftada 15 saat Türkçe eğitimi verilmeye başlandı.

Merkez Koordinatörü Mehmet Faruk Süzgün, MEB'in görevlendirdiği 12 öğretmenin, Suriyeli öğrencilere Türkçeyi yabancı dil metoduyla öğrettiğini söyledi.

Suriyeli öğrencilerin yaklaşık bir aydır Türkçe eğitimi aldığını ifade eden Süzgün, "Burada görev yapan 12 Türkçe öğretmenimiz sayesinde öğrencilerimiz çok iyi ve hızlı şekilde öğrencilerimiz Türkçeyi öğrenmeye başladı. Türkçeyi iyi öğrenen öğrenciler, eğitimlerini sürdürdükleri devlet okullarında da artık yabancılık çekmiyorlar." dedi.

VELİLER BU PROGRAMDAN ÇOK MEMNUN 

Öğrencilerin, öğrendiklerini ailelerine de aktardığını söyleyen Süzgün, şunları kaydetti:

"İyi bir şekilde Türkçeyi öğrendikleri için ailelerine de yardımcı oluyorlar. Ailelerine rehberlik yapıyorlar ve onların da iletişim sıkıntısını gideriyorlar. Hem öğrencilerimiz hem velileri bu programdan çok memnunlar. Öğrencilerimiz proje sonunda Türkçeyi çok daha iyi öğrenecek ve bu şekilde onların Türk eğitim sistemine entegrasyonu sağlanacak."

Merkez müdürü ve Arapça öğretmeni Suriyeli Hammud Elmatar, 3 yıldır faaliyette olan merkezde Türkçe eğitiminin yoğun bir şekilde verilmesiyle dil sorunun çözüme kavuştuğunu anlattı.

Daha önce Türkçe konuşabildiklerini ancak yazamadıklarını vurgulayan Elmatar, şöyle devam etti:

"Örgün eğitimde de öğrenemiyorduk. Bununla ilgili çok sıkıntılar yaşadık ama şimdi Allah'a şükür bu sıkıntı yavaş yavaş gideriliyor. Yeni programa göre bize öğretmen ataması yapıldı. Bu öğretmenlerimiz yoğunlaştırılmış bir programla Türkçe öğretiyor. Türkçeyi öğrenen öğrencilerimiz de aile fertlerine Türkçe öğretiyor. Böylece tüm aile bireyleri Türkçe öğrenmiş oluyor."

AİLEM DE TÜRKÇE ÖĞRENDİ

Öğrencilerden Hamza Alhamad, Türkçeyi kısa sürede öğrendiğini ve derste öğrendiklerini ailesiyle de paylaştığını belirtti.

Merkezde daha önce verilen Türkçe derslerinin yetersiz olduğunu aktaran Alhamad, "Türkçe dersi az olduğu için öğrenemiyorduk. Şu anda uzman öğretmenler bize haftada 15 saat Türkçe eğitimi verdiği için daha iyi öğreniyoruz. Eve gidince ailemle Türkçe kitap okuyoruz. Bu sayede ailem de Türkçe öğrendi." şeklinde konuştu.

Hamza Alhamad'ın babası Muhammed Beşir Alhamad, oğlu Hamza'nın okulda öğrendiği bilgileri eve dönüşünde kendisine öğrettiğini ifade ederek, "Suriye'de 13 yıl avukatlık yaptım. Savaş başlayınca Türkiye'ye geldik. Burada bir hastane kantininde çalışıyorum. Oğlum Hamza okulda öğrendiklerini bize de öğretiyor. Böylece biz de Türkçe öğreniyoruz. Bu şekilde burada hayatımız daha da kolaylaşıyor." dedi.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.