Onlar İki Dünyada da Gazaba Uğrayacaklar
Cenâb-ı Hak; adâleti emreder, zulmü ise yasaklar, zâlimleri sevmez ve iki dünyada da onlara gazab eder. Ekseriyâ daha dünyada iken zâlimler, kahra uğrarlar.
Şair şöyle dile getirir:
Zâlim yine bir zulme giriftâr olur âhir,
Elbette olur ev yıkanın hânesi vîran.
Bazen ise Cenâb-ı Hak, birtakım hikmetlerle bu cezayı tamamen âhirete tehir eder.
Fakat, zâlimlerin yaptıkları bütün zulümler aslında kendilerine bir şekilde döner.
Meselâ;
Yıllardır zulüm çarkıyla müslüman beldelere kan ağlatan sözde süper güçler, bugün bir hastalık ile bu ibretli hakikati yaşamaktadırlar. Allah yok kadar bir varlık olan virüsle devâsâ küresel güçleri acze mahkûm etmiştir.
Bugün mazlumların sesli ve sessiz ah feryatları semâlara yükseldi. Gökler onları merhametle kuşattı, kötü sağlık şartlarına rağmen o mazlum beldelerde virüs pek görülmedi. Ancak virüsler, onlara zulmeden zâlimleri hallaç pamuğu gibi savurdu ve âdetâ o mazlumların intikamını aldı.
Hazret-i Mevlânâ der ki:
“Bu dünya, bir dağa benzer. İşlerimiz, yaptıklarımız da seslenmek gibidir. Seslerimiz; güzel de olsa, çirkin de olsa, dağa çarpar, döner yine bize gelir.”
Zâlimler; dünyevî olarak refah ve eğlence içinde görünseler dahî, psikolojik olarak en ağır kasvet ve depresyonlara mahkûm, kapkaranlık bir ruh hâli içindedirler. Bu hâlden kurtulmak için, alkolizm ve uyuşturucuların pençesine düşerler. İntihardan bile medet umar hâle gelirler.
Gafillere; daldıkları hırs, ihtiras vesâire kötü ahlâkları ve zulümleri sebebiyle dâimâ azap ve darlık vardır.
Dünyada kazâ ve kaderin işleyişi hâkimdir. İbret gözüyle temâşâ edenler, o işleyişin «şans ve tesadüf» gibi hikmetsiz olmadığını, vukuâtın ardında ceza ve mükâfat sırlarının gizli olduğunu görürler.
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2020 Ay: Temmuz, Sayı: 185