Oruç Borcunun Olması Kişinin Tuttuğu Ramazan Orucunun Sevabını Etkiler mi?
Oruç borcunun olması kişinin tuttuğu ramazan orucunun sevabını etkiler mi? Dr. Öğr. Üyesi Ahmet Hamdi Yıldırım cevaplıyor.
Kazaya kalan oruçlarımızı ne zaman tutacağımız konusunda herhangi bir kısıtlama yoktur. Ancak, ölümün ne zaman geleceğini bilemediğimiz için, ilk fırsatta bu oruçları kaza etmemiz gerekir. Özellikle hanım kardeşlerimiz, ayın belli dönemlerinde oruç tutamadıkları için her sene Ramazan'dan biriken borçları olabilmektedir. Bu borçları, bir sonraki senenin Ramazan'ı gelmeden kaza etmeye özen göstermek gerekir.
Bu noktada, üç aylar bizler için büyük bir fırsat sunuyor. Oruç borçlarımızı tamamlayarak, Ramazan-ı Şerif'e sıfır borçla girmek bir Müslümanın temel ilkesi olmalıdır. Hatta sadece oruç borçlarıyla sınırlı kalmayıp, Ramazan'a girerken tüm maddi ve manevi borçlarımızı sıfırlamaya gayret etmeliyiz.
Biliyorsunuz, Şaban ayının 15. gecesi, yani Berat gecesi, büyük faziletlerin olduğu bir gecedir. O gece, Cenab-ı Allah dünya semasına tecelli ederek, "Bağışlanma isteyen yok mu? Af dileyen yok mu? Ben onu bağışlayayım." buyurur. Ancak kin güden, kardeşiyle dargın olan kimseler bu bağışlanmadan mahrum kalır. Bu sebeple, maddi ve manevi hesaplarımızı gözden geçirerek, özellikle Ramazan'a yaklaşırken tüm haklarımızı ve sorumluluklarımızı yerine getirmeye çalışmalıyız.
Bu kapsamda, öncelikle oruç ve namaz borçlarımızı, ardından insanlarla olan haklarımızı ve hukukumuzu değerlendirmeliyiz. Şöyle bir nefis muhasebesi yaparak, kimin hakkına girdik, kime haksızlık ettik, kiminle bir meselemiz oldu bunları gözden geçirmeliyiz. Bir Müslüman nasıl ölmeden önce ahiret hazırlığını yapması gerekiyorsa, dünya işlerinde de aynı titizliği göstermelidir.
Bu çerçevede, borçlarımızı yazılı bir şekilde kayıt altına almak, varsa yemin kefaretleri, fidyeler ve diğer dini sorumluluklarımızı belirlemek de önemlidir. Ramazan'dan önce bunları sıfırlamak için elimizden geleni yapmalıyız. Orucun şu dönemde kaza edilmesi gerekir, aksi takdirde büyük bir günah olur gibi net bir hüküm bulunmasa da, üzerimizdeki borcu sebepsiz yere geciktirmenin doğru olmadığı açıktır.
Sonuç olarak, Ramazan-ı Şerif, bizler için yeni bir başlangıç mevsimidir. Oruç borçlarımızı tamamlayarak, gönül huzuruyla Ramazan'a girmek en uygun ve en doğru davranış olacaktır.
YORUMLAR