Peygamberimizin Nezaket ve Hoşgörü ile İlgili Hadisleri

Peygamberimiz (sav.) nezaket ve hoşgörü hakkında ne buyurmuştur? Rıfk, nezaket ve hoşgörü ile ilgili hadis-i şerifler...

Nezaket sözlükte, “Terbiye, edep, kibarlık, zarâfet”; hoşgörü ise, “İnsanların davranışlarını anlayışla karşılayıp hoş görme, sert ve katı hükümlü olmama, müsâmaha” anlamlarına gelir.

PEYGAMBERİMİZİN NEZAKET VE HOŞGÖRÜ İLE İLGİLİ HADİSLERİ

Enes b. Mâlik şöyle demiştir:

“Hz. Peygamber -sallâllâhu aleyhi ve sellem- bir kimseyle karşılaşınca onunla tokalaşır, karşısındaki kimse elini bırakmadan elini onun elinden çekmezdi. Karşısındaki kimse yüzünü çevirmeden o -sallâllâhu aleyhi ve sellem- da yüzünü muhatabının yüzünden (başka tarafa) çevirmezdi. Rasûlullah’ın-sallâllâhu aleyhi ve sellem-, beraber oturduğu bir kimsenin önüne doğru bacaklarını uzatarak oturduğu görülmemiştir.” (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 46)

*

Hz. Peygamber’in -sallâllâhu aleyhi ve sellem- eşi Hz. Âişe’den rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Ey Âişe! Şüphesiz Allah Teâlâ Refîk’tir, rıfkı (yumuşak huyluluğu) sever. Yumuşaklıkla yapılan işlere; sertliğe ve diğer şeylere vermediği ecri verir.” (Müslim, Birr, 77)

*

Abdullah b. Mes‘ûd’dan nakledildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Kendisi cehennem ateşine ya da cehennem ateşi kendisine haram olan bir kişiyi size bildireyim mi? Cana yakın, yumuşak huylu, kolaylaştırıcı kimse.” (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 45)

*

İbn Abbas’tan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Hoş gör ki hoş görülesin.” (İbn Hanbel, I, 249)

*

İbn Abbas’tan(ra) rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Abdü’l-Kays kabilesinden Eşecc isimli kişiye şöyle dedi:

“Sende Allah’ın sevdiği iki güzel özellik var: Yumuşak huylu olmak ve teenni ile (düşünüp taşınarak) hareket etmek.” (Müslim, Îmân, 25-26)

*

Cerîr b. Abdullah (ra), Rasûlullah’ı  -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle derken işittiğini nakletmiştir:

“Yumuşak huydan mahrum olan, bütün hayırlardan mahrum demektir.” (Müslim, Birr, 74-76)

*

Câbir b. Abdullah’tan rivayet edildiğine göre, Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:

“Üç şey vardır ki bunlar kimde bulunursa Allah onu koruması altına alır ve cennetine girdirir: Güçsüzlere rıfk ile (yumuşak) davranmak, ana babaya şefkat göstermek ve elinin altında bulunan hizmetlilere iyi muamelede bulunmak.” (Tirmizî, Sıfatü’l-kıyâme, 48)

*

Ebû Abdullah el-Cedelî anlatıyor:

“Hz. Âişe’ye Allah Resûlü’nün -sallâllâhu aleyhi ve sellem- ahlâkını sordum, o da şöyle cevap verdi: ‘O, söz ve fiillerinde kaba biri değildi. Çarşı ve pazarlarda bağırıp çağırmaz, kötülüğe kötülükle karşılık vermez, buna karşılık affeder ve hoşgörülü davranırdı.’” (Tirmizî, Birr, 69)

İslam ve İhsan

PEYGAMBER EFENDİMİZİN ÖRNEK İNCELİĞİ VE NEZAKETİ

Peygamber Efendimizin Örnek İnceliği ve Nezaketi

PEYGAMBERİMİZİN HAYATINDAN HOŞGÖRÜ ÖRNEKLERİ

Peygamberimizin Hayatından Hoşgörü Örnekleri

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.