Peygamberimizin (s.a.v) Son Hitapları

Hikâyeler

Peygamberimizin (s.a.v) en ağır hastalık dönemlerinde dahi ümmete seslenmeyi, nasihatte bulunmayı terketmedi. Bu minvalde Efendimiz'den (s.a.v) kıymetli bir hadise...

Hz. Âişe (r.a) şöyle anlatır:

“Allah Rasûlü’nün hastalığı ağırlaşıp da ağrısı şiddetlendiğinde benim evimde bakılmak üzere hanımlarından izin istediler. Onlar da izin verdiler. Bunun üzerine Rasûlullah (s.a.v), bir tarafında Abbâs (r.a), diğer tarafında da bir zât olduğu halde ayakları yerde sürünerek çıktılar…

Allah Rasûlü (s.a.v) evime girip de ağrısı şiddetlenince:

«‒Üzerime, bağları çözülmedik yedi kırba su dökün! (Böylelikle) vücûdumda biraz hafiflik bulup belki insanların yanına çıkar, onlara tavsiyelerde bulunabilirim» buyurdular.

Bunun üzerine Efendimiz’i, zevcesi Hafsa’ya âit bir leğen içine oturttuk. O kırbaların suyunu üzerine dökmeye başladık. Nihâyet: «Tamam yeterli!» diye işaret buyurdular. Ondan sonra insanların yanına çıktılar. (Buhârî, Vudû’, 45)

Nebiyy-i Ekrem Efendimiz böylesine bir beden zaafiyeti hâlinde bile Hâne-i Saâdet’lerinden Mescid’e çıkıp namaz kıldırdılar. Hutbe îrâd ederek muhtelif tavsiye ve nasihatlerde bulundular. Böylece, uhdelerinde bulunan şerefli tebliğ vazifesini en güzel şekilde îfâ ettiler.