Peygamberimizin Vefatından Sonra Kızı Hz. Fatıma’nın (r.anha) Yaşadığı Üzüntü
Hz. Peygamber’in (sav.) vefatından sonra kızı Hz. Fatıma’nın (r.anha) yaşadığı üzüntü şöyle anlatılır.
Canlarından çok sevdikleri Allah Rasûlü’nün aralarından ayrılması, ashâb-ı kirâma çok acı ve ağır gelmişti.
HZ. PEYGAMBER’İN VEFATINDAN SONRA KIZI HZ. FATIMA’NIN YAŞADIĞI ÜZÜNTÜ
Enes bin Mâlik -radıyallâhu anh- şöyle der:
Peygamber Efendimiz’in hastalığı ağırlaşınca sıkıntıları çoğaldı. Durumu gören Hazret-i Fâtıma -radıyallâhu anhâ-:
“–Vâh babacığım, ne büyük sıkıntın var!” dedi. Rasûlullâh -sallâllâhu aleyhi ve sellem-:
“–(Kızım), bugünden sonra babanın sıkıntısı olmayacak.” buyurdu.
Rasûl-i Ekrem Efendimiz vefât edince, bu defa Hazret-i Fâtıma:
“Ey babacığım! Rabbine ne kadar da yakınsın! Ey Rabbimiz’in dâvetine icâbet eden babacığım! Ey makâmı Firdevs Cenneti olan babacığım! Ey vefâtını Cibrîl’e haber verdiğimiz babacığım!” diyerek ağladı.
Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in defninden sonra da Hazret-i Fâtıma tahassür ve elemini şöyle dile getirdi:
“–Rasûlullâh’ın üzerine (çarçabuk) toprak atmaya eliniz nasıl vardı, gönlünüz nasıl râzı oldu!?” (Buhârî, Meğâzî, 83; Dârimî, Mukaddime, 14. Bkz. İbn-i Mâce, Cenâiz, 65)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları