Peygamberimizin (s.a.v) Yatmadan Önce ve Uyanınca Okuduğu Dualar

Peygamberimizin (s.a.v) yatmadan önce okuduğu dua hangisidir? Peygamberimiz (s.a.v) uyanınca hangi duayı okurdu? Peygamberimizin (s.a.v) okuduğu ve bizlere de tavsiye ettiği yatarken ve kalkarken okunacak duaların Arapça ve Türkçe okunuşları, anlamları...

Huzeyfe ve Ebû Zer radıyallahu anhümâ şöyle dediler:

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem yatağına yattığı zaman: “Bismike’llâhümme ahyâ ve emût: Allahım! Senin ismini anarak ölür, dirilirim (uyur, uyanırım)” derdi. Uykudan uyanınca da: “Elhamdülillâhillezî ahyânâ ba‘de mâ emâtenâ ve ileyhi’n-nüşûr: Bizi öldükten sonra dirilten Allah’a hamdolsun. Yeniden diriltip huzurunda toplayacak olan da O’dur” derdi.

(Tirmizî, Daavât 28. Buhârî, Daavât 7, 8, 16, Tevhîd 13; Müslim, Zikir 59; Ebû Dâvûd, Edeb 98; İbni Mâce, Duâ 17)

PEYGAMBERİMİZİN (S.A.V) YATMADAN ÖNCE OKUDUĞU DUA

Okunuşu: «Allâhümme bismike emûtü ve ahyâ.»

Anlamı: “Senin isminle ölür, Senin isminle dirilirim ey Allah’ım!” (Buhârî, Deavât, 8; Müslim, Zikir, 59)

PEYGAMBERİMİZİN UYANINCA OKUDUĞU DUA

Resûlullah sallallahu aleyhi ve sellem uykudan uyanınca şöyle derdi: uykudankalkinca

Okunuşu: “Elhamdülillâhillezî ahyânâ ba‘de mâ emâtenâ ve ileyhi’n-nüşûr"

Anlamı: "Bizi öldükten sonra dirilten Allah’a hamdolsun. Yeniden diriltip huzurunda toplayacak olan da O’dur.” (Tirmizî, Daavât 28; bk. Buhârî, Daavât 7; Müslim, Zikir 59)

  • Hadisi Nasıl Anlamalıyız?

Bu hadîs-i şerîfteki dualar, Peygamber Efendimiz’in sabah ve akşam okuduğu muhtelif dualardan sadece biridir.

Resûl-i Ekrem sallallahu aleyhi ve sellem yatağına yatınca mübarek elini yanağının altına koyarak “Allahım! Senin ismini anarak ölür, dirilirim” derdi. Burada ölmek ve dirilmek sözüyle Efendimiz uyumayı ve uyanmayı kastetmiştir. Zira uyku küçük ölümdür. Uyuyup uyanmamak da vardır. Bu sebeple bir mü’min, öldürenin de, diriltenin de sadece Allah olduğu hususundaki kesin inancını uyumadan önce bir daha tekrarlamak suretiyle Cenâb-ı Hakk’a hem imanını yenilemiş hem de O’na teslimiyetini arzetmiş olur. Uyanıp da gücünü, kuvvetini ve hareket kabiliyetini yeniden kazandığını görünce “Bizi öldükten sonra dirilten Allah’a hamdolsun” demek suretiyle Allah Teâlâ’ya hem hamdetmiş hem de şükretmiş olur. “Yeniden diriltip huzurunda toplayacak olan da O’dur” demek suretiyle, uyku gibi mecâzî değil, hakiki ölümden sonra da bizi gerçek mânada yeniden diriltecek ve huzurunda toplayacak olan yegâne varlığın Allah olduğu hususundaki imanını ortaya koyar.

Bütün bunları şuurlu bir şekilde yapan kimse, Cenâb-ı Hakk’ın hem kendisi hem de bütün insanlar ve yaratılmışlar üzerindeki mutlak tasarrufuna olan imanını dile getirmiş ve bütün bunları zihninden geçirmek suretiyle de tefekkür gibi önemli bir ibadeti îfâ etmiş olur.

  • Hadisten Çıkarmamız Gereken Dersler Nelerdir?

  1. Yatağa yatınca sağ tarafa dönmeli, yanağı sağ avucun içine koymalı ve Peygamber Efendimiz’in de böyle yaptığını düşünerek bu duayı veya Resûl-i Ekrem’in uyurken okuduğu dualardan birini yapmalıdır.
  2. Uykudan uyanan kimse, kendisini tekrar hayata döndüren Cenâb-ı Hakk’a yine Efendimiz gibi dua ederek şükrünü arzetmelidir. 
  3. İnsanları öldürdükten sonra yeniden diriltecek ve hesap vermek üzere huzurunda toplayacak olan Allah Teâlâ’dır.

Kaynak: Riyazüs Salihin, Erkam Yayınları

İslam ve İhsan

UYUYAMAYAN KİMSENİN OKUYACAĞI DUA

Uyuyamayan Kimsenin Okuyacağı Dua

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.