Rahmet Peygamberinin Üç Önemli Vasfı
Allahu Teâlâ, insanlara hakikati bildirmek üzere lütfettiği Son Peygamberi ve Elçisi Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem hakkında Kur'an-ı Kerîm'de şöyle buyurmaktadır: "(Ey Muhammed!) Biz seni ancak âlemlere rahmet olarak gönderdik." (Enbiya, 107).
Bu eşsiz ilân ile Peygamber sallallahu aleyhi ve sellem'in yalnız belli bir kavme veya ulusa değil, en yüksek ve en son şeriatla, insanlığın saadetini temin edecek hükümler ile Kur'an gibi ilâhî bir kitapla bütün âlemlere bir rahmet olarak gönderildiği beyan edilmektedir. Elçilik mertebesine erişen, peygamberlerin sonuncusu almak şerefiyle mümtaz kılınan Hazreti Muhammed sallallahu aleyhi ve sellem ile yeryüzündeki insanlar ve cinler ne kadar şükretseler azdır.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem, bütün yaratıklara karşı şefkatli ve merhametli idi:
"Andolsun, içinizden size öyle bir peygamber geldi ki sıkıntıya uğramanız ona ağır gelir; size düşkün, mü'minlere şefkatli, merhametlidir." (Tevbe, 128).
RAHMET PEYGAMBERİNİN ÜÇ ÖNEMLİ VASFI
Bu âyet Rahmet Peygamberi'nin üç önemli vasfını açıklamaktadır:
1- Mü'minlerin meşakkat ve sıkıntıya uğraması O'na çok ağır gelir.
2- Mü'minler üzerinde titreyip durur; onların iman doğrultusunda hayır ve iyiliğe, güzel ahlâk ve fazilete yönelmelerini çok arzu eder.
3- Mü'minlere karşı çok şefkatli ve çok merhametlidir. Söylediği her söz, başlattığı her iş, attığı her adım şefkat ve merhametin birer numûnesidir.
Ayrıca bazı âlimler, Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in faziletinden dolayı Allah'ın kendine mahsus iki isimle onu isimlendirdiğini söylerler. Meali verilen Tevbe sûresinin 128. âyetinde Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'den Rauf ve Rahîm diye bahsedilmesi bu görüşü doğrulamaktadır.
Rasûlullah sallallahu aleyhi ve sellem'in Taifte karşılaştığı ezadan sonra Allahu Teâlâ Cebrail'i göndererek: "Eğer dilerse Taif’i yere batırayım" buyurdu. O, "içlerinde Allah'a iman edenler ve ibadette bulunanlar çıkacağım umarım" dedi. (Müslim).