Raşid (raşit) Ne Demek?
Râşid: Akıllı, doğru yola giden, Hakk yolunu kabûl etmiş olan anlamlarına gelir.
RAŞİD KELİMESİNE ÖRNEK CÜMLELER
Eserimize zühd, takvâ ve yaptığı ihyâ ve tecdîd hareketleriyle “beşinci râşid halîfe” ünvânını alan ve ehl-i beyte saygısızlığı ortadan kaldırıp yerine muhabbeti ikâme eden Ömer bin Abdülazîz’in ibret ve öğüt vesîlesi olacak hayatıyla başlayarak, târîhin altın sahîfelerinin ehemmiyetli bir bölümünü teşkîl eden Osmanoğulları’nın âbide şahsiyetleriyle devam ettik.
*****
Rabbânî hakîkatlerle dolu diri bir kalbe sahip olan bu kızın, derûnî bir Allah korkusu içinde annesine verdiği cevap, Hazret-i Ömer’i son derece
duygulandırdı. Mü’minlerin Emîri, onu sıradan bir sütçü kadının kızı değil, gönlündeki takvâsı ile müstesnâ bir nasip bildi ve oğluna gelin olarak
aldı. Râşid halîfelerden sayılan meşhur Ömer bin Abdülazîz, işte bu sâliha hanımın torunudur. (Bkz. İbnü’l-Cevzî, Sıfatü’s-Safve, II, 203-204)
*****
Rasûlullah (s.a.v) Efendimiz’in şu tavsiyelerini aslâ hatırdan çıkarmamak gerekir:
“…Benden sonra sağ kalıp uzunca bir hayat sürenler, pek çok ihtilâflar göreceklerdir. O zaman sizin üzerinize gerekli olan, benim sünnetime
ve doğru yolda olan Hulefâ-i Râşidîn’in sünnetine sarılmanızdır. Bu sünnetlere sımsıkı sarılınız. Sonradan ortaya çıkarılmış bid’atlerden şiddetle
kaçınınız. Çünkü her bid’at dalâlettir, sapıklıktır.” (Ebû Dâvûd, Sünnet, 5/4607; Tirmizî, İlim, 16)
*****
Önceleri, mürekkeple yazılan yazılar silinmek istendiğinde, su ile yıkanırdı. Enes -radıyallâhu anh-, Hulefâ-i Râşidîn zamanındaki talebelerin, Kur’ân âyetlerinin yıkandığı suları rastgele sağa sola atmadıklarını, bilâkis husûsî bir kapta biriktirerek kabir kenarlarında veya ayak basılmayan yerlerde açılan temiz kuyulara döktüklerini bildirmektedir. Bu suları aynı zamanda şifâ niyetiyle kullandıkları da olmuştur. (Kettânî, II, 200)