Rasûlullah Efendimizin (s.a.v.) Cenâb-ı Hakk’a Muhabbeti

İbadet Hayatımız

Peygamber Efendimizin (s.a.v) Cenâb-ı Hakk’a olan muhabbeti nasıldı?

Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- Efendimiz, Cenâb-ı Hakk’ı öyle eşsiz ve zirve bir muhabbetle seviyordu ki; Allâh’a kul olmayı her şeyin üzerinde tutuyordu.

Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in bu tercihini anlatan rivâyetlerden biri şöyledir:

Mîracda Cenâb-ı Hak sordu:

“–Habîbim! Sen’i neyle taltif edeyim, ne ile şereflendireyim?”

Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-;

“–Sana kul olma nisbetiyle (Sana kul olma şerefiyle şereflendir) Rabbim.” (Âlûsî, XV, 4)
buyurdu.

Mîrac; hârikulâde güzelliklerin, eşsiz manzaraların, mele-i âlâya (yani peygamber ruhlarının ve yüce meleklerin bulunduğu ulvî topluluğa) ait muhteşem sahnelerin temâşâ edildiği bir sır ve hikmet meşheriydi. Rasûlullah Efendimiz -sallâllâhu aleyhi ve sellem-’in gözleri orada, Cenâb-ı Hak’tan asla ayrılmadı.

Âyet-i kerîmede buyurulur:

“Gözü kaymadı ve sınırı aşmadı.”
 (en-Necm, 17)

O muhteşem âlemleri seyrettikten sonra, tekrar dünyaya dönerek, kulluğuna ve risâlet vazifesine devam etti.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Yüzakı Dergisi, Yıl: 2023 Ay: Aralık, Sayı: 226