Rebî bin Haysem’in Nefis Muhasebesi

Kıssâlar

Allah dostu Rebî bin Haysem’den ibretlik nefis muhâsebesi örneği.

Hak dostu Rebî bin Haysem’in şu hâli de nefis muhâsebesi hususunda câlib-i dikkat bir misâldir:

REBÎ BİN HAYSEM’İN NEFİS MUHASEBESİ

O, bahçesine bir mezar kazdırmıştı. Kalbinin katılaştığını hissettiği zaman bu kabre girer, bir müddet orada kalırdı. Bir gün dünyaya vedâ edeceğini ve mezarda bir istiğfar ve sadakaya muhtaç vaziyette kalacağını tefekkür eder, âhiretteki hesabını düşünerek bir muhâsebe iklîmine girerdi. Daha sonra:

“Nihâyet onlardan birine ölüm gelip çattığında: «Rabbim! Beni geri gönder; tâ ki boşa geçirdiğim dünyada sâlih ameller işleyeyim.» der…” (el-Mü’minûn, 99-100) âyetlerini okurdu. Mezardan çıkınca da kendi kendine:

“–Ey Rebî! Bak, bugün geri çevrildin. Bu talebinin kabul edilmeyeceği, dünyaya geri gönderilmeyeceğin bir vakit de gelecektir. Şimdiden tedbirini al ve sâlih amellerini, Allah yolundaki gayretlerini ve âhiret hazırlıklarını ziyâdeleştir.” derdi.

Bu bakımdan, Hazret-i Ömer’in, insa­nın dâimâ ken­di­ni mu­râ­ka­be et­me­sinin lüzûmu hakkındaki:

“İlâhî mahkemede hesâba çekilmeden evvel, nefsinizi hesâba çekiniz!”[1] îkâzını her an hatırlamak îcâb eder.

Dipnot:

[1] Tirmizî, Kıyâmet, 25/2459.

Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Saadet Damlaları, Erkam Yayınları