Sabah Namazına Kalkmayı Kolaylaştıracak 6 Tavsiye
Sabah namazı gün içinde en çok kaçırılan namazdır denilebilir. Efendimiz (s.a.v) en çok yatsı ve sabah namazlarının üzerinde durmuşlar ve “Münafıka en ağır gelen namaz; yatsı ve sabah namazlarıdır. Eğer bilseydi o iki namazda ne var? Sürünerek dahi olsa onun ikisine gelirdi.” (Ahmed Müsned 52/424, Albâni Sahihu’l-Cami 133) buyurmuşlardır. İşte sabah namazına kalkmayı kolaylaştıran 6 tavsiye.
1- NİÇİN NAMAZ KILMASI GEREKTİĞİNİN BİLİNCİNDE OLMAK
Bir Müslümanın niçin namaz kılması gerektiğini bilmesi, namazlarına, bilhassa sabah namazlarına olan hassasiyetini arttıracaktır. Çünkü bir, taklidî (taklit ederek) yapmak var bir de tahkiki (hakikatini bilerek) yapmak var.
Dolayısıyla bu hususta öncelikli yapılması gereken namazın Allah katındaki değerine ve hakkıyla namaz kılanların Allah katındaki kıymetine bakmaktır, yani Kuran’ı okumak ve anlamaya çalışmaktır.
Zira namaz; “Takva sahipleri için bir hidayettir” (Bakara 2) buyrulmuştur. Bu ayetin devamında da “Onlar ki gayba inanırlar, namazı hakkıyla edâ ederler ve kendilerini rızıklandırdığımız şeylerden (Allah yolunda) sarf ederler.” (Bakara 3) buyrulur.
2- KALKMAYA NİYET EKMEK
Diğer önemli hususlardan biri de namaza kalkmaya ciddi olarak niyetlenmektir. Yoksa “Kalkabilirsem kalkarım” gibi cümleler kişinin niyetinde ciddi olmadığının ve namazı pek de önemsemediğinin açık bir göstergesi. Hâlbuki sabah namazının 2 rekat farzını keyfimize göre geçirme lüksümüz yoktur. Ayrıca dünyevi bir iş ya da okul için, kimi zaman sabah namazı vaktinde ayağa kalkıyorsak, namaz için kalkmamak Rabb’imize karşı ciddi bir kusurdur. Şunu bilmeliyiz ki insan niyetini ortaya koyduktan ve Cenab-ı Hakk nasip ettikten sonra yapamayacağı neredeyse hiç bir şey yoktur, yeter ki ihlas ve ciddiyetle hayra niyet edip gayret etsin.
3- ERKEN YATMAK
Sabah namazına kalkmak için namazın kudsiyetini bilerek ciddi olarak kalkmaya niyetlenildiğinde dahi, geç saatlere kadar ayakta kalındığı takdirde, namaza uyanmak bir hayli zorlaşıyor. Özellikle kalkmak için önlemler alınmamışsa. Peygamber Efendimiz (s.a.v) ashabıyla ilim ve sohbet üzerinde bir mevzu konuşmuyorlarsa şayet yatsıdan sonra hemen yatarlardı.
“Peygamberimiz (a.s.m) yatsıdan önce uyumayı, yatsıdan sonra da konuşmayı hoş görmezdi” anlamını içeren hadis mealleri Buhari, Muslim ve Tirmizi’de geçmektedir. Bunun sebeplerinden birinin de sabah namazına uyanamama tehlikesinin olduğu belirtilmiştir.
4- TEDBİR ALMAK
Tüm bunları yapıyor ancak hala sabah namazı için uyanmakta güçlük çekiyorsanız alabileceğiniz hem maddi hem manevi birtakım önlemler mevcut. Öncelikle, gece yatmadan önce “Ayet’el Kursi” ve “İnna a’tayna” gibi sureler okunabilir. Ayrıca Peygamberimizin (s.a.v) gece yatmadan önce yaptığı duaları okuyup ardından Allah’tan sabah namazına uyanmak istenebilir.
Bununla birlikte maddi olarak da duyabileceğimiz şekilde bir alarm kurmak mümkünse hemen kapatabileceğimiz pozisyonda tutmamak ve tekrarını açmak alabileceğimiz en kolay tedbirlerden. Ayrıca birisinden sizi uyandırmak üzere yardım istemeniz de kalkmanızı kolaylaştıracaktır. Zira ayette; “İyilik ve takvada yardımlaşın” (Maide 2) buyrulmaktadır.
5- UYANIR UYANMAZ KILMAK
“Sabah namazı için alarmı duyuyorum ve ama bu sefer de yataktan bir türlü kalkamıyorum ve bir bakmışım namaz geçmiş” diyorsanız, bunun göründüğü üzere en büyük çaresi, alarmı ya da başka bir uyarıcınız varsa onu duyar duymaz, yani uyanır uyanmaz yataktan fırlamak. Yoksa şeytan sizi kaldırmamak için elinden geleni yapacaktır; Özellikle “Birazdan kalkarım, daha 15 dakika var” gibi cümleler genellikle kalkamamakla neticeleniyor.
Dolayısıyla bu son noktada da tüm diğer saydığımız maddelerde olduğu gibi kararlı ve azimli olmak gerekir. Tabiri caizse; kahramanlığınızı sergilemeli ve bu son adımda şeytanın bacağını kırmalısınız.
6- KAYLULE YAPMAK
Kaylule yani öğle uykusu Peygamberimiz (sav)’in sünnetlerinden. Zira Peygamberimiz; “Gündüz orucu için sahur yemeğinden ve gece ibadetine kalkmak için 'kaylûle'den yararlanın” (İbn Mâce, Savm, 22) buyurmuşlardır.
Sehl’den rivayet edildiğine göre de şöyle geçmektedir; "Bizler Peygamber (s.a.s)’le birlikte Cuma namazını kılardık, 'kaylûle' ondan sonra olurdu” (Buhârî, Cuma, 40) Bu uykunun kuşluk vaktinden (öğle namazı öncesinden) ikindi öncesine kadar yapılabileceği belirtilmiştir. Yarım saat kaylule uykusunun iki saat gece uykusuna denk geldiği söylenmiştir.
Dolayısıyla hem nafile olan gece ibadetleri hem de farz olan sabah namazı için bu uykunun bereketinden yararlanmak hem sünneti işlememize vesile hem de uykusuzluktan ötürü sabah namazına kalkamamanın en büyük çözümlerinden biri olacaktır.
Kaynak: Risale Ajans