Sabır Ehli Fakirlerin Mükafatı
Peygamber Efendimiz'in bir Kur'ân meclisinde yoksul muhâcirlere verdiği müjde...
Ebû Saîd (r.a.) anlatıyor:
“Muhâcirlerin fakirlerinden bir grupla birlikte oturmuştum. Bunlardan bir kısmı, (bütün vücûdunu örten bir elbisesi olmadığı için) diğerleri(nin karaltısından istifâde) ile iyice örtünmeye çalışıyorlardı. O sırada bir kimse de bize Kur’ân okuyordu. Derken Resûlullâh çıkageldi ve yanımızda durdu. Allâh'ın Resûlü’nün gelmesi üzerine Kur’ân okuyan kimse okumayı kesti. Resûlullâh da selâm verdi ve:
«–Ne yapıyorsunuz?» diye sordu.
«–Ey Allâh’ın Resûlü! O hocamızdır, bize Kur’ân okuyor. Biz de Allâh Teâlâ’nın kitâbını dinliyoruz.» dedik.
Bunun üzerine Efendimiz:
«–Ümmetim arasında, kendileriyle birlikte sabretmem emredilen kimseleri yaratan Allâh’a hamd olsun!» buyurdu.
Sonra Allâh'ın Resûlü, kendisini bizimle aynı seviyede tutarak ortamıza oturdu. Eliyle işâret edip:
«–Şöyle (halka yapın!)» buyurdu.
Cemaat hemen etrâfında halka oldu ve yüzlerini O’na doğru çevirdi. Nihâyet Resûlullâh, bizlere şu müjdeyi verdi:
«–Ey yoksul Muhâcirler, müjdeler olsun! Sizlere Kıyâmet gününde tam bir nûr müjdeliyorum. Sizler Cennet'e, insanların zenginlerinden yarım gün önce gireceksiniz. Bu yarım gün, (dünyâ günleriyle) beş yüz sene eder.»” (Ebû Dâvûd, İlim, 13/3666)
Bu da sabır ehli fakirlerin mükâfâtı…
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Faziletler Medeniyeti 1, Erkam Yayınları
HESAPSIZ VE AZAPSIZ CENNETE GİRECEKLER
https://www.islamveihsan.com/hesapsiz-ve-azapsiz-cennete-girecekler.html