Sabredenlere Selam Olsun!
Sabır; değişen maddî ve mânevî durumlar karşısında dengeyi bozmamak, îtidâli muhâfaza etmek, tahammül göstermek, aklın ve dînin gösterdiği yolda sebat etmektir.
Allah Rasûlü -sallâllâhu aleyhi ve sellem- şöyle buyurmuştur:
“Hakîkî sabır, felâketin ilk ânında gösterilendir!” (Buhârî, Cenâiz, 32)
Sabır; değişen maddî ve mânevî durumlar karşısında dengeyi bozmamak, îtidâli muhâfaza etmek, tahammül göstermek, aklın ve dînin gösterdiği yolda sebat etmektir.
SABIR NEDİR?
SABRIN DÎNİMİZDEKİ MEVKİİ
Bütün ahlâkî güzellikleri ihtivâ ettiği için sabrın dînimizdeki mevkii çok yüksektir. Cenâb-ı Hakk’ın esmâsından biri de “es-Sabûr”dur. Yani Cenâb-ı Hak, kullarına mühlet verir ve bu zaman zarfında kendisine nankörlük edenlere dahî rızık bahşeder. Eğer Rabbimiz, dünyada mücrimlerden hemen intikam alsaydı, kâinât ne hâle gelirdi, bir düşünmeli!..
SABREDENLERİN MÜKÂFATLARI
Sabır, îmânın yarısı, ferahlık ve huzurun anahtarıdır. Dünyevî tarafı acı, lâkin uhrevî tarafı büyük bir saâdettir. Zira Cenâb-ı Hak, sabredenlerle beraberdir. Sabır, cennet nîmetlerine kavuşturan büyük bir fazîlettir. Her türlü hayırlar ve yüksek kazançlar onda olduğu için bütün peygamberler ve Hak dostları, sabrı tabiat-ı asliyeleri hâline getirmişlerdir.
Kur’ân-ı Kerîm’de yetmiş küsur yerde sabırdan bahsedilir. Muhtelif âyetlerde Peygamber Efendimiz’e ve O’nun şahsında bütün ümmete sabır tavsiye edilir. Bu âyetlerden birkaçı şöyledir:
“Ey îmân edenler! Sabredin, sebat gösterin, sabır yarışında düşmanlarınızı geçin, (cihâd için) hazırlıklı ve uyanık bulunun ve Allâh’ın emirlerine itaatsizlikten sakının ki felâha erebilesiniz.” (Âl-i İmrân, 200)
“Sabredenlere, mükâfatları hesapsız ödenecektir.” (ez-Zümer, 10)
“Ey îmân edenler! Sabır ve namaz ile Allah’tan yardım isteyin! Çünkü Allah muhakkak sabredenlerle beraberdir.” (el-Bakara, 153)
NAMAZ VE SABIR AYETİ
SABIR KAÇ ÇEŞİTTİR?
Rasûlullah -sallâllâhu aleyhi ve sellem- sabrın çeşitlerini ve fazîletlerini bildirdiği bir hadîs-i şerîfinde şöyle buyurmuştur:
“Sabır üçtür: Musîbetlere karşı sabır, kullukta sabır ve günah işlememekte sabır.
Kim, kaldırılıncaya kadar musîbete güzelce sabrederse, Allah ona üç yüz derece yazar. Her iki derece arasında semâ ile yeryüzü arası kadar mesâfe vardır.
Kim de kulluk ve itaatte sabrederse Allah ona altı yüz derece yazar. Her iki derece arasında yeryüzü ile yedi kat aşağısı arası kadar mesâfe vardır.
Kim de günaha karşı sabrederse Allah ona dokuz yüz derece yazar. İki derece arasında yer ile Arş arası kadar mesâfe vardır.” (Süyûtî, el-Câmiu’s-Sağîr, II, 42; Deylemî, II, 416)
Kaynak: Osman Nuri Topbaş, Hakk'a Adanmış Gençlik , Erkam Yayınları
"KIYÂMETİ DÜŞÜN!" - OSMAN NURİ TOPBAŞ
SABIR VE METÂNET
İMTİHANDA SABIR MUVAFFAKİYETTE İSTİĞFAR LAZIMDIR - OSMAN NURİ TOPBAŞ
YORUMLAR