Sahipsiz Hayvanların Şenay Annesi

Hatay’ın İskenderun ilçesinde yaşayan 70 yaşındaki Şenay Uçak, sahipsiz hayvanları 30 yıldır besliyor.

Her sabah İskenderun sokaklarında pazar arabasıyla bayat ekmek ve yiyecek toplayan Şenay Uçak, yaklaşık 30 yıldır sahipsiz kedi ve köpeklerin yanı sıra martı ve güvercinleri besliyor.

Sabahın ilk ışıklarıyla Barbaros Mahallesi’ndeki evinden çıkan Uçak, kentin cadde ve sokaklarındaki çöplerden topladığı ve pazar arabası ile taşıdığı ekmek ve yiyeceklerle “çocuklarım” dediği sokak hayvanlarını doyuruyor.

ŞENAY ANNE

Çevresinde sahipsiz hayvanların “Şenay annesi” olarak tanınan Uçak, Hatay’ın Dörtyol ilçesinde dünyaya geldiğini söyledi.

Hayvanlara yem vermeyi çok sevdiğini belirten Uçak, “Sabahın ilk ışıklarıyla evden çıkıyorum. Yazın daha erken çıkıyorum. Yağmur yağdığı zaman da çıkıyorum. Martılar, güvercinler, kediler, köpekler ve ördeklere yem veriyorum. Sahil kenarındaki martı ve balıklara ekmekleri dağıtıyorum. Güvercinlere ekmekleri ıslatıp veriyorum.” diye konuştu.

ALLAH’A VE HAYVANLARA HİZMET

Sokak ve caddelere atılan bayat ekmekleri toplayarak Allah’a ve hayvanlara hizmet ettiğini vurgulayan Uçak, severek yaptığı için bu işi yapmanın hiç zor olmadığını dile getirdi.

Kendisine bu imkanı verdiği için yatıp kalkıp Allah’a şükrettiğini aktaran Uçak, “Bundan yıllar önce aşırı kilo aldığımdan dolayı yürüyüşe başlamıştım. Yürüyüş esnasında hayvanlara ilk önce evdeki ekmekleri götürmeye başlamıştım. Baktım ki hayvanlar aç kalıyor yoldan ve sokaklardan toplamaya başladım. Topladığım ekmekleri hayvanlara götürüyorum. Beni bilen insanlar da bayat ekmekleri evin pencerelerine asıyor, ben de oralardan alıyorum.” ifadelerini kullandı.

Bunları yaparken çok büyük mutluluk yaşadığını ve içinin huzurla dolduğunu vurgulayan Uçak, duygularını şu sözlerle dile getirdi:

“Beni güvercinler, martılar, kediler ve köpekler hatta balıklar tanıyor. Hayvanlar beni bekliyor. Balıklar, güvercinler, martılar ve ördekler beni görünce geliyorlar, bundan büyük bir mutluluk olur mu? Onlar benim çocuklarım gibi oldular, beni görünce seviniyorlar. Atılan bir nimeti alıp değerlendiriyorum. Cenab-ı Allah’ı ve hayvanları sevdiğim için bunları yapıyorum. Allah ömür verdiği müddetçe yapacağım. Çöpe giden nimeti toplayıp hayvanlara veriyorum.”

Daha önce ekmekleri poşette taşıdığını ama yaşlanınca pazar arabasıyla çıkmaya başladığını ifade eden Uçak, çevresindeki herkese yardımcı olmaya çalıştığını söyledi.

Kedilere de mama verdiğini dile getiren Uçak, gücü yettiğince kimsesiz hayvanları beslemeye devam edeceğini vurguladı.

Kaynak: AA

 

İslam ve İhsan

HAYVANLARA NASIL DAVRANMALIYIZ?

Hayvanlara Nasıl Davranmalıyız?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.