Sahipsiz ve Tehlike Arz Eden Hayvanlarla İlgili Yurt Genelinde Önlem Alınacak

Sahiplenilmesi, sahiplendirilmesi, barındırılması, beslenmesi, takas edilmesi, sergilenmesi, hediye edilmesi ve ülkeye girişi, satışı ve reklamı yasak olan tehlike arz eden hayvanlar belediyelerce 7/24 esasıyla denetlenecek.

Çevre, Şehircilik ve İklim Değişikliği Bakanlığı, sahipsiz ve tehlike arz eden hayvanlarla ilgili önlemler kapsamında 81 ilin valilik ve belediyelerine genelge gönderdi.

Genelgede, 5393 sayılı Belediye Kanunu'nda çevre ve çevre sağlığı hizmetleri ile ilgili görev ve sorumluluğu ile belde sakinlerinin mahalli müşterek nitelikteki ihtiyaçlarını karşılamak amacıyla her türlü faaliyet ve girişimde bulunma yetki ve imtiyazının belediyelere tevdi edildiği belirtildi.

Diğer taraftan 5199 sayılı Hayvanları Koruma Kanunu'nda 9 Temmuz 2021'de yapılan değişiklikler uyarınca belediyelere, gönüllü kuruluşlarla iş birliği içinde, sahipsiz ve güçten düşmüş hayvanların korunması için hayvan bakımevleri kurarak onların bakımlarını ve tedavilerini sağlama, eğitim çalışmaları yapma, ayrıca ilgili belediye meclisinin uygun görmesi halinde hayvan hastanesi kurma görevi verildiği anımsatıldı.

Genelgenin ayrıntıları

Genelgeye göre, 5199 sayılı Kanun uyarınca üretimi, sahiplenilmesi, sahiplendirilmesi, barındırılması, beslenmesi, takas edilmesi, sergilenmesi, hediye edilmesi ve ülkeye girişi, satışı ve reklamı yasak tehlike arz eden hayvanların (Amerikan Pitbull Terrier, Dogo Argentino, Fila Brasilerio, Japanese Tosa, American Staffordshire Terrier ve American Bully) denetimleri ilgili belediyelerce 7/24 esasıyla yapılacak.

Bu hayvanlardan sahiplenilmeyenlere, ilgili birimler ve kolluk kuvvetleriyle iş birliği içinde el konulacak ve bu hayvanlar belediyelerce bakımevlerinde rehabilite edilerek tutulacak.

Tehlike arz eden bu hayvanlardan, Hayvanları Koruma Kanunu'nda ve Tarım ve Orman Bakanlığının ilgili genelgesinde gösterilen usulde sahiplenilmiş olanların ağızlık ve tasma takma zorunluluğu ile halkın yoğun olarak bulunduğu yerlere ve çocuk oyun alanları ve parklarına girme yasağına kati suretle uyulması sağlanacak.

Bu yasağın ikinci kez ihlalinde, bu hayvanlara ilgili birimler ve kolluk kuvvetleriyle iş birliği içinde el konulacak. Bu hayvanlar, bakımevlerinde rehabilite edilecek ve burada tutulacak.

Tehlike arz eden bu hayvanların sahipleri, hayvanın en yakın bakımevine bırakmayı isterse bu talep geciktirilmeksizin yerine getirilerek, rehabilite edilen hayvan bakımevinde tutulacak.

Sahipli veya sahipsiz olması fark etmeksizin tehlike arz eden hayvanlarla ilgili birimler ve kolluk kuvvetleri ile iş birliği içinde denetimler sıklaştırılarak herhangi bir mağduriyete veya suistimale mahal verilmeyecek.

Hayvan barınaklarına getirilen sahipsiz hayvanların tedavi ve parazit mücadelesinin yapılması, aşılanması, kısırlaştırılması ve dijital kimliklendirme yöntemleriyle işaretlenmesi yoluyla rehabilitasyonu yapılacak.

Bakımevlerinde rehabilite edilen hayvanlar, ilgili veri tabanına kaydedilecek ve rehabilite edilmeden hiçbiri alındıkları ortama bırakılmayacak.

Henüz rehabilite edilmemiş sahipsiz köpekler, belediyelerce hayvan bakımevlerinde veya geçici ünitelerde kısırlaştırılarak veri tabanına kaydedilecek. Geçici ünitelerde yapılan kısırlaştırmalar sonrasında, hayvanların alındıkları ortama bırakılmadan önce sağlıklarına kavuşmaları için gerekli tedbirler alınacak.

Belediyelerin sahipsiz hayvan toplama ekipleri ya da herhangi bir ihbar sonucu tespit edilen sahipsiz hayvanlar barınaklara götürülecek. Hayvan bakımevi kurma zorunluluğu bulunmayan belediyeler ise topladığı sahipsiz hayvanları en yakın bakımevine götürüp teslim edecek.

5199 sayılı Kanunun geçici 4'üncü maddesi uyarınca belediyelerin bütçelerinden ayırmak zorunda olduğu kaynağın sahipsiz hayvanların kısırlaştırma işlemlerinin yürütülmesi amacıyla kullanılmasına önem verilecek.

Belediyelerce söz konusu hizmetlerin yerine getirilmesinde öncelik sırası, mali durum ve hizmetin ivediliği dikkate alınarak bütçedeki payların daha yüksek oranlarda belirlenmesine öncelik verilecek.

Sahipsiz hayvanlara yiyecek temini

Sahipsiz hayvanlardan yiyecek bulmakta zorlananlar için konutlar ve insan ikametine mahsus diğer yerler ile trafik güvenliğini tehdit etmeyecek noktalarda düzenli olarak hayvanlara uygun, çabuk bozulmayan yiyecek ve su bulundurulacak.

Sahipsiz hayvanların beslenmesi amacıyla bölgesinde bulunan gıda üretimi veya tüketimi faaliyetiyle iştigal eden yerlerde oluşan hayvan beslemeye elverişli besin maddeleri toplanarak bunların hayvanların tüketimine uygun hale getirilmesi için gerekli çalışmalar yürütülecek.

Bakımevlerindeki sahipsiz hayvanların sahiplendirilmesi için ilan panoları ile internet ortamı ve diğer uygun görülen yayın organlarında duyuru yapılacak. Sahipsiz hayvanlarla ilgili icra edilecek faaliyetlerde il hayvanları koruma kurulu ile eş güdüm ve gönüllü kuruluşlarla iş birliği içinde hareket edilmesine özen gösterilecek.

Hayvan bakımevlerinin kurulması ve işletilmesi ile ilgili bedelsiz taşınmaz tahsisi dahil bakanlığın görev ve yetki alanında kalan hususlarda bakanlıkça gerekli destek ve kolaylık sağlanacak. Bu doğrultuda belediyeler süreci bakanlıkla iş birliği içinde yürütecek.

Belediyelerce, hayvan bakımevlerinin bir an önce yapılması, personelin temin edilmesi ve tefrişi ile ilgili varsa eksikliklerin hızlıca giderilmesi ve hayvan bakımevlerinin tam kapasitede hizmet vermesi sağlanacak.

İlgili kanunlar ve bu genelge kapsamında kendilerine tevdi edilen görev ve sorumlulukları yerine getirmediği veya bunlara aykırı faaliyette bulunduğu tespit edilen belediyelerin hukuki ve/veya cezai sorumlulukları doğacağından, belediyelerce konuyla ilgili görev ve sorumluluklar titizlikle ve öncelikle yerine getirilecek.

Belediyelerce, bu genelge hükümlerinin uygulanmasında alınacak tedbirlerle sahipsiz ve tehlike arz eden hayvanların yaşama hakkı da ihlal edilmeyecek. Bununla beraber, son dönemde bu hayvanların sebep olduğu ve insan yaşamını tehdit eden üzücü hadiselerin tekrar yaşanmaması, vatandaşların ve bilhassa çocukların can güvenliğinin temini amacıyla bu tedbirlerin uygulanmasında herhangi bir aksaklığa mahal verilmeyecek.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.