Şehit Oğlu Adına Cami ve Kur'an Kursu Yaptıran Anne Duygulandırdı

Şehit olan oğlu Erhan Çiyapul adına cami ve Kur'an kursu yaptıran Iğdırlı anne Güzel Çiyapul, yüreği aynı hassasiyetle çarpan herkesi duygulandırdı.

Şehit asker Erhan Çiyapul'ın annesi ve kardeşleri onun hayrına bir cami ve Kur'an kursu yaptırarak Müslümanların hizmetine sundu.

Hakkari'de 2019'da PKK'lı teröristlerle girdiği çatışmada düğününe 2 ay kala şehit olan er Erhan Çiyapul'un Aralık ilçesinde yaşayan annesi, devletin verdiği tazminatın bir kuruşuna dokunmadı, kardeşleri ise devletin şehit aileleri için sağladığı sınavsız memuriyet hakkını bugüne kadar kullanmadı.

ŞEHİT OĞLU İÇİN CAMİ VE KUR'AN KURSU YAPTIRDI

Kur'an-ı Kerim okumayı öğrenmek isteyen ve bu hayalini gerçekleştiremeden şehit düşen Çiyapul'un annesi ve kardeşleri, şehit adına cami ve Kur'an kursu yapmaya karar verdi.

Şehidin birikmiş maaşı, tazminatı ve devlet ile hayırseverlerin desteğiyle ilçeye cami ve Kur'an kursu yaptıran aile, nişan için alınan ziynet eşyalarını da satıp, temiz su bulmakta güçlük çeken Arakanlı Müslümanlar için su kuyusu açtırdı.

Şehit er Erhan Çiyapul adına yapılan cami ve Kur'an kursu, geçen hafta ibadete açıldı.

"BEN ERHAN OLMADAN PARAYI NE YAPACAĞIM"

Anne Güzel Çiyapul, oğlunun düğününe 2 ay kala şehit olduğunu hatırlattı.

Oğlunun şehit olmasından dolayı gururlu olduğunu vurgulayan Çiyapul, "Ben 'Erhan olmadan parayı ne yapacağım' diye düşündüm. 'Ev yapalım' dediler, istemedim. 'Erhan'ıma Kur'an kursu, cami yapın' dedim, Allah razı olsun destek verdiler. Erhan'ımın tazminatını yatırdım, zaten o para yenilmez ki o kan parasıdır, benim evladımın değeri o para değildi, değeri şehit olmaktı ve şehit oldu. Bu bana büyük bir gururdur. Erhan'ım için ayakta duracağım." diye konuştu.

Kaynak: AA

İslam ve İhsan

"ŞEHİTLER 5 KISIMDIR" HADİSİ

"Şehitler 5 Kısımdır" Hadisi

ŞEHİTLİK NEDİR? ŞEHİTLİK İLE İLGİLİ HÜKÜMLER NELERDİR?

Şehitlik Nedir? Şehitlik ile İlgili Hükümler Nelerdir?

PAYLAŞ:                

YORUMLAR

İlk yorumu yapan siz olun!

Yorum Ekle

İslam ve İhsan

İslam, Hz. Adem’den Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen tüm dinlerin ortak adıdır. Bu gerçeği ifâde için Kur’ân-ı Kerîm’de: “Allâh katında dîn İslâm’dır …” (Âl-i İmrân, 19) buyurulmaktadır. Bu hakîkat, bir başka âyet-i kerîmede şöyle buyurulur: “Kim İslâm’dan başka bir dîn ararsa bilsin ki, ondan (böyle bir dîn) aslâ kabul edilmeyecek ve o âhırette de zarar edenlerden olacaktır.” (Âl-i İmrân, 85)

...

Peygamber Efendimiz (s.a.v) Cibril hadisinde “İslam Nedir?” sorusuna “–İslâm, Allah’tan başka ilâh olmadığına ve Muhammed’in Allah’ın Rasûlü olduğuna şehâdet etmen, namazı dosdoğru kılman, zekâtı vermen, Ramazan orucunu tutman, yoluna güç yetirip imkân bulduğun zaman Kâ’be’yi ziyâret (hac) etmendir” buyurdular.

“İman Nedir?” sorusuna “–Allah’a, meleklerine, kitaplarına, peygamberlerine, âhiret gününe inanmandır. Yine kadere, hayrına ve şerrine îmân etmendir” buyurdular.

İhsan Nedir? Rasûlullah Efendimiz (s.a.v): “–İhsân, Allah’a, onu görüyormuşsun gibi kulluk etmendir. Sen onu görmüyorsan da O seni mutlaka görüyor” buyurdular. (Müslim, Îmân 1, 5. Buhârî, Îmân 37; Tirmizi Îmân 4; Ebû Dâvûd, Sünnet 16)

Kuran-ı Kerim, Peygamber Efendimize (s.a.v) gönderilen ilahi kitapların sonuncusudur. İlahi emirleri barındıran Kuran ve beraberinde Efendimizin (s.a.v) sünneti tüm Müslümanlar için yol gösterici rehberdir.

Tüm insanlığa rahmet olarak gönderilen örnek şahsiyet Peygamber Efendimiz Hz. Muhammed Mustafa (s.a.v) 23 senelik nebevi hayatında bizlere Kuran ve Sünneti miras olarak bırakmıştır. Nitekim hadis-i şerifte buyrulur: “Size iki şey bırakıyorum, onlara sımsıkı sarıldığınız sürece yolunuzu asla şaşırmazsınız. Bunlar; Allah’ın kitabı ve Peygamberinin sünnetidir.” (Muvatta’, Kader, 3.)

Tasavvuf; Cenâb-ı Hakkʼı kalben tanıyabilme sanatıdır. Tasavvuf; “îmân”ı “ihsân” gibi muhteşem ve muazzam bir ufka taşımanın diğer adıdır. Tasavvuf’i yola girmekten gaye istikamet üzere yaşayabilmektir. İstikâmet ise, Kitap ve Sünnet’e sımsıkı sarılmak, ilâhî ve nebevî tâlimatları kalbî derinlikle idrâk edip onları hayatın her safhasında vecd içinde yaşayabilmektir.

Dua, Allah Teâlâ ile irtibatta bulunmak; O’na gönülden yönelmek, meramını vâsıta kullanmadan arz etmek demektir. Hadisi şerifte "Bir şey istediğin vakit Allah'tan iste! Yardım dilediğin vakit Allah'tan dile!" buyrulmuştur. (Ahmed b. Hanbel, Müsned, 1/307)

Zikir, bütün tasavvufi terbiye yollarında nebevi bir üsul ve emanet olarak devam edegelmiştir. “…Bilesiniz ki kalpler ancak Allâh’ı zikretmekle huzur bulur.” (er-Ra‘d, 28) Zikir, açık veya gizli şekillerde, belirli adetlerde, farklı tertiplerde yapılan önemli bir esastır. Zikir, hatırlamaktır. Allah'ı hatırlamak farklı şekillerde olabilir. Kur'an okumak, dua etmek, istiğfar etmek, tefekkür etmek, "elhamdülillah" demek, şükretmek zikirdir.

İlim ve hâl kelimelerinden oluşmuş bir isim tamlaması olan ilmihal (ilm-i hâl) sözlükte "durum bilgisi" demektir. Bütün müslümanların dinî bilgi ve uygulama bakımından ihtiyaç duyduğu, bir bakıma müslüman olmanın ve müslümanlığın icaplarını yerine getirmenin ön şartı durumundaki fıkhi temel bilgiler ilmihal diye anılmıştır.

İslam ve İhsan web sitesinde İslam, İman, İbadet, Kuranımız, Peygamberimiz, Tasavvuf, Dualar ve Zikirler, İlmihal, Fıkıh, Hadis ve vb. konularda  güvenilir kaynaklardan bilgiye ulaşabilirsiniz.